Soma’da yaşanan işçi katliamı, AKP’nin kendi ayakkabı kutularından ve koltuğundan başka bir şeyi düşünmeyen politikalarının bu topluma yaşattığı acıların en üst boyutudur.  Hepimizin başı sağolsun.

Senelerdir kadın kardeşlerimizi her gün göz göre göre gelen ölümden kurtarmak, kadın cinayetlerini durdurmak için mücadele veriyoruz. Ne kadar acı ki, bir yıl içinde hayatını kaybeden kadından çok daha fazla sayıda işçi kardeşimiz, Soma’da saatler içinde hayatını kaybetti. Bizim için de her yer Soma, her yer direniş oldu.

“Türkiye ağlıyor” diyor bütün televizyonlar. Biz Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak, Soma’da ölen işçi kardeşlerimiz, aileleri, geride kalan çocuklar için çok acılıyız ama ağlamıyor hesap soruyoruz.

Ölümün acısını biliyoruz biz. Acılı aileler için adaletin ne anlama geldiğini biliyoruz. 

Geride kalan kadınlar, çocuklar ve bütün Soma halkı için,

Taşeron çalışmanın cehenneminde yaşayan bütün kadın ve erkek kardeşlerimiz için,

İşçi ölümlerine son vermek için,

“Yas günlerini” yok etmek,  “kurtuluş günlerine” varmak için de elimizden ne gelirse yapacak, mücadele edeceğiz.

Artık karşımızda kadınlar, gençler öldürülürken sessiz kalan AKP yok. “Yumruk atan” ve halka “muhalefet edersen yumruğu yersin” diyen bir hükümet var. Böyle bir hükümet varlığında kadına yönelik şiddet olmaz mı?

Karşımızda, taziyeye gidip tokat atan başbakanı, vatandaşa tekme atan danışmanları, utanmadan yalan söyleyen sözcüleri, acılı bir ilçe halkına saldıran polisleri ile AKP var.

Çocuklara yönelik şiddet ile ilgili yasa çıkarırken, emir verdiği polisleri Soma’da 10 yaşındaki çocuğu şiddet uygulayarak gözaltına alan bir hükümet. 

Böyle bir hükümetin inandırıcılığı kalır mı?

Kalmaz. Tepetaklak gidecek AKP. Bu sefer de onun korktuğu başına gelecek.

Ama biz, en büyük korkusu bir küçük fire verse tepetaklak gitmek olan AKP’nin, korktuğu başına gelsin diye mücadele etmeliyiz.

Diktatör Erdoğan çok korkuyor kaybetmekten. Demek ki, oyları almasına rağmen o kadar güçlü değil. Demek ki,  “Soma’nın kömürü AKP’yi yakabilir”. Kadınların, erkeklerin, çocukların, bütün toplumun yaşadığı acılardan sorumlu diktatör, hak ettiği yere gidebilir.

Biz mücadele eder isek, aynen böyle olacak. AKP’den geriye, asla unutmayacağımız ve bir kez daha tekrarlanmasına asla izin vermeyeceğimiz kan dolu ayakkabı kutularının acı hatırası kalacak. Bu günlere kavuşmak için, bütün kuvvetimizle mücadeleye devam.