Yargı paketini kadınlar veto ediyor
19.6.2014
Kadın Cinayetlerini Durduracğaız Platformu'nun yargı paketiyle iligli yaptığı açıklamayı sizlerle paylaşıyoruz.

Yeni Yargı Paketi Meclis'ten geçti. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak yargı paketinin görüşülmeye başladığı süreçte öncesinde hazırladığımız kadın cinayetlerinde ağırlaştırılmış müebbet cezanın yasalaşması için ve bu yargı paketinin kadınları yok saymaması için Meclist'te tüm partilerle görüşmeler yaptık, pek çok defa kamuoyuna seslendik.

 

Ancak AKP bize Meclis'te verdiği sözü tutmadı. Yeni Yargı Paketi tam bir torba yasa olduğu gibi kadının adını yalnızca bir yerde geçtiği ve toplumda kadınların haklarına dair hiçbir ilerlemenin kaydedilmediği bir yargı paketidir.

Kadın düşmanı yargı paketinin gerçek getirileri şu şekilde olacak : 

 

1-Kadının adı yok

 Kanun Tasarısı’nda “kadın” kelimesi sadece Genel Gerekçe’nin I. Maddesinde bir kere kullanılıyor. Toplumun yarısını oluşturan kadınlar her gün artan oranlarda öldürülürken, erkek egemen sistemin sistematik şiddetine maruz kalırken, AKP kadının adını “lütfen” yasada geçiriyor.

 

2- Şikâyet yoksa ceza da yok

Cinsel suçlarda “çocuğun ve kadının beyanının esas alınması ve aksini ispat yükümlülüğünün erkekte olması” na ilişkin hiçbir hüküm konulmadığı gibi şikâyet süresinin 6 ayla sınırlandırılmasına devam ediyor.

 

3- Cezalara sözde artış, özde indirim

Cinsel suçlarda ceza artırımı yapıldığı iddia edilirken, Cinsel saldırı sırasında uygulanan şiddet konusunda indirim getiriliyor.  Yürürlükte olan TCK’nın 102. Maddesinin 4. Fıkrasında “ Suçun işlenmesi sırasında mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir kullanılması durumunda kişi ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezalandırılır” hükmü kalkıyor. Yapılacak değişiklik ile yaralama suçunun neticesi ağır değilse ayrıca kasten yaralama suçundan ceza verilmeyecek.

 

4- Eşe karşı işlenen suçlar şikâyete bağlanıyor

Cinsel suçun eşe karşı işlenmesi halinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlı olacak. Yani yeni yasa bir kez daha kadın örgütlerinin yıllarca mücadele ederek başta evlilik içi tecavüzün suç sayılması gibi yasa hükümlerinin gerisine düşüyor.

 

5- Bir yandan ceza arttırıyor, bir yandan indirim veriyor

Cinsel suçların çocuklara yönelik işlenmesi halinde, suçu işleyen kişi kamu görevlisi veya kan bağı olan biri olduğunda cezaların yarı oranında arttırılması öngörülüyor. Ancak bu madde kapsamında kadınlar kesinlikle yer almıyor.

 

6- AKP için aslolan vücut dokunulmazlığı

Muğlak bir cinsel suç tanımı yapılarak suçun “sarkıntılık” halinde kalması gibi bir hüküm eklenerek, sözde arttırılan cezaların 2 yıla kadar düşürülmesi yasalaşıyor.

 

7- Mağdurun yaşına göre ayrı muamele

Yeni tasarıya mağdurun yaşı büyüdükçe verilen cezaların düşürülmesi öngörülüyor. Bu hükümle AKP hükümetinin kendi muhafazakâr politikalarını bir kez daha meşrulaştırmaya çalıştığı gözlerden kaçmıyor.

 

8- Yeni indirim olanakları kapıda

Yeni yargı paketinde cinsel suçlar açısından düzenlenen “fiilin ani hareketle işlenmesi” halinde cezanın miktarı düşüyor ve ayrıca ani hareket kavramı muğlak bir ifade, içeriği belli değil. AKP, yeni indirim imkânlarını yasalarla garanti alıyor.

 

9- Sadece “cinsellik” korunarak, “yaşam hakkı” korunamaz

Kanun Tasarısı, Türk Ceza Kanunu’nun sadece 4 maddesinde değişiklik önermekte olup, bunlar da Kişilere Karşı Suçlar arasında yer alan ve sadece “Cinsel Dokunulmazlık” kapsamındaki suçlara ilişkin (102 ila 105. Maddeler).  AKP kadınların kasten öldürülmeleri ve yaralanmaları, eziyet görmeleri veya hürriyetlerinin kısıtlanması konusunda ağırlaştırıcı hükümler önermeyerek, sadece “Cinsel Dokunulmazlık” kapsamında sınırlı bir düzenlemeye gitmekte. Boşanmak istediği, kendi hayatına karar vermek istediği, çalışmak istediği için öldürülen, yani modern toplumun bir bireyi olarak yaşamını özgürce sürdürmek isteyen kadınların bu talepleri karşısında uğradıkları erkek şiddetini görmezden gelmeye devam ederek, kadınların ve çocukların sadece “cinselliğini” düzenleme gayesini sürdürmektedir.

 

10- Kadınların talepleri yasada yok

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak da 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Kişilere Karşı Suçlar arasında yer alan; Hayata Karşı Suçlar kapsamında 82. (Kasten Öldürme Nitelikli Haller) ve 84. (İntihara Yönlendirme) maddelerinde, Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar kapsamında 86. Maddede (Kasten Yaralama), İşkence ve Eziyet kapsamında 96.  maddede (Eziyet),  Hürriyete Karşı Suçlar kapsamında 106. (Tehdit) ve 109 (Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma) maddelerinde düzenlenen suçların kadınlara kadın olmaları sebebiyle, kişinin cinsiyet kimliği veya cinsel yönelimi sebebiyle, eşe ya da eski eşe, nişanlıya ya da eski nişanlıya ailenin bir ferdi, mağdurla evlilik dışı ilişki yaşayan veya aynı çatı altında yaşayan bir kimse tarafından işlenmesi hallerinin ağırlaştırıcı neden olarak sayılmasını öngörecek değişiklik taleplerinde bulundu. Ancak AKP hükümeti bu konuda düzenleme yapacağı sözünü vermesine rağmen, toplumun taleplerini kulaklarını kapatmakta ısrar edip, kadınların ölümlerine göz yummaya devam edeceği ortaya koyuyor.

 

Mücadelemiz devam ediyor

Kadınların haklarına kavuşabilmesi için toplumun en kanayan yarası olan kadın cinayetleriyle ilgili caydırıcı hiçbir ceza getirmeyen yeni yargı paketiyle ilgili mücadelemizi nasıl sürdüreceğimiz konusunda Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak toplantımızı gerçekleştirdik.

 

Kadınların haklarına kavuşarak yaşaması için , öldürülmemesi için bizler caydırıcı cezanın yasalaşması için mücadelemize devam edeceğiz. Yasa önerileri sunmaya ve takipçisi olmaya devam edeceğiz. Ve bu yargı paketini veto ediyoruz.

Tüm kadınları bu kadın düşmanı yargı paketini veto etmeye eylememize katılmaya, 21 Haziran Cumartesi 19.30'da Galatsaray Meydanı'na çağırıyoruz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


  • YAZAR
  • Editor