Muğla’da Üniversiteli Kadın Kolektifi üyesi kardeşimiz Feride, 18 Haziran günü evine giderken, kendisini daha önceden de taciz ettiği bilinen bir saldırgan erkek ve onun iki arkadaşı tarafından kaçırılmıştı. Korkulan olmadı; Feride kardeşimiz dün Adana’da bulundu.
Feride’nin kaçırıldığı andan itibaren sosyal medyada yapılan paylaşımlar; medyanın, halkın ve nihayet polisin dikkatini çekmeyi başardığı için Feride kardeşimiz isimsiz kadın kayıplarından biri olmadı. Oysa Feride kaçırıldığında, arkadaşları polise başvurmuş fakat başvuruları kabul edilmemişti.
Feride şanslıydı; çünkü sosyal medyanın sayesinde onun davasının peşinde olan binlerce insanlar oluştu. Karakol kapısından evine geri gönderilen , koruma altında öldürülen ve sesini duyuramayan kadın kardeşlerimiz gibi kötü bir sonla karşılaşmadı. Sosyal medyada adı geçmeyen; sadece yetkili makamlardan, devletten, polisten yardım bekleyen yüzlerce kadın kardeşimiz ise bu erkek egemen sistemin içinde bastırıldı, susturuldu, kaderine terk edildi.
Bizler Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak, tüm kadın kardeşlerimiz adına “Bu son olsun” diye haykırırken, hükümetin ve siyasilerin hala erkek egemen ağızdan yaptığı konuşmalara şahit oluyoruz. Bu tavır, devletin her kademesindeki kurumlarda da karşılığını buluyor. Bizler, kadınlar artık ölmesin diyoruz. Devletin tüm iktidarını elinde toplayanlar artık katillerin avukatlığını yapmayı bırakmalı, kadın cinayetleri yasada ağırlaştırıcı sebep sayılmalı diyoruz.
Yeni Meclis’ten yasamızı kazanıp dönene kadar, hep birlikte mücadeleye devam edeceğiz!