Ne giyeceğimize ve hayatımıza ancak biz karar veririz
22.9.2016
Kadınının eşit varlığı ve hakları konusunda güçlü politikalar geliştirilseydi; İdam, hadım gibi modern hukuktan uzak intikama dayalı, şiddeti körükleyen açıklamalar yapılmasaydı, Ayşegül kardeşimiz şort giydiği için tekmelenmezdi, şort giymesine mırıldanamazlardı. Bugün Binali Yıldırımın mırıldanabilir diye açıklama yapması kadınların yaşam ve özgürlük alanlarına müdahalede bulunması demektir, tekmelenebilirliğin önünün açılması demektir.
Ülkemizde kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerindeki vahşet artıyor. Bu vahşetin artmasındaki en büyük sebep şiddeti körükleyen açıklamaların yapılması ve kadın düşmanı politikalardan geri durulmamasıdır. Dün mırıldananlar bugün kadın kardeşlerimizi tekmeleyebiliyor, İzmir’de Neriman kardeşimiz sokak ortasında tacize direndiği için darp edilebiliyor, Balıkesir’de 5 yaşında çocuk imam tarafından tecavüz edilebiliyor. Kadınının eşit varlığı ve hakları konusunda güçlü politikalar geliştirilseydi; İdam, hadım gibi modern hukuktan uzak intikama dayalı, şiddeti körükleyen açıklamalar yapılmasaydı, Ayşegül kardeşimiz şort giydiği için tekmelenmezdi, şort giymesine “mırıldanamazlardı”. Bugün Binali Yıldırım’ın “mırıldanabilir” diye açıklama yapması kadınların yaşam ve özgürlük alanlarına müdahalede bulunması demektir, tekmelenebilirliğin önünün açılması demektir. Ayşegül’ü tekmeleyenlerin gülerek ifade vermesi, onu destekleyen açıklamalarınız yüzündendir. Binali Yıldırım, açıklamasını derhal geri çekmeli, Hükümet kadın düşmanı politikalardan vazgeçmelidir. Ayşegül’ü tekmeleyenlerin yargılanması bile biz kadınların verdiği mücadele sayesindedir. Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri bir nebze de olsa önlenebiliyorsa, adalet sağlanabiliyorsa kadın düşmanı politikalar karşısında kapı gibi duran kadınlar sayesindedir. Bir kez daha söylüyoruz ki, haklarımızdan ve özgürlüklerimizden vazgeçmeyeceğiz. Kadınların her tür hak ihlaline uğradığı bu dönemlerde asla sessiz kalmayacak, mücadeleye devam edeceğiz.