HER ÜNİVERSİTEDE ÜNİVERSİTE KADIN MECLİSİ KURALIM
Biz genç kadınlar hayatımızın birçok alanında eşitsizliğe maruz kaldığımız gibi kampüslerimizde de eşitsizliğin farklı boyutlarıyla karşılaşıyoruz
YÖK'ün “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum” belgesini kaldırması bunun resmiyetteki en büyük örneklerinden biri. Kampüslerimizde kadın ya da LGBTİQ+ olduğumuz için türlü gericilik ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine maruz kalıyoruz. Bunun için meydanlarda olduğu gibi kampüslerimizde de mücadele edecek, her üniversiteye Üniversite Kadın Meclisi kuracağız.
Üniversitelerimizde özgür değiliz!
Üniversitelerde siyaset yapma özgürlüğümüz engellenmeye çalışılıyor. Eğitim alma hakkımız olduğu gibi siyaset yapma hakkımız da var. Üniversitelerimize biz gençlere ve üniversitelerin diğer bileşenlerine sorulmadan rektör atamaları yapılıyor. Tek bir kişinin atadığı kayyım rektörleri kabul etmiyoruz. Üniversiteler, içinde bulunan bileşenlerce yönetilmelidir. Özerk ve demokratik üniversiteler kuracak, rektörümüzü de geleceğimizi de biz seçeceğiz.
Kampüslerde LGBTİQ+lar ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Boğaziçine atanan kayyım rektörün ilk icraatı LGBTİQ+ kulübünü ve CİTÖK’ü kapatmak oldu.Kampüslerimizde bizleri ayrımcılığa ve gericiliğe maruz bırakan kayyım yönetimine mücadelemizle son verecek, eşit ve özgür yaşayabildiğimiz kampüsleri var edeceğiz.
Yaşadığımız her alanda eşitliği kazanacağız
Eşitsizliğe uğradığımız bir diğer alan ise kaldığımız yurtlar. KYK yurtlarında diyanet tarafından “manevi danışman” olarak atanan görevliler, yurtlarda gerici politikalar uyguluyorlar. Erkek yurtlarında uygulanmayan saat kısıtlaması, kız öğrenci yurtlarında uygulanıyor. Manevi danışmanlar, KYK yurtlarında yapılan dini etkinliklere öğrencilerin katılması için baskı yapıyor. KYK yurtlarındaki bu eşitsizliğe göz yummayacağız.
Derinleşen ekonomik kriz ve genç kadınlar
Gün geçtikçe derinleşen ekonomik kriz, artan yoksulluk biz genç kadınları da oldukça etkiliyor.
Bu dönemin başında barınma sorunu yaşadık ve bunun için eylemler yaptık. Barınma sorunları ise hala devam ediyor. KYK imkanı sağlanamayan öğrenciler ya fahiş kira fiyatlarına ya da tarikat yurtlarına mecbur bırakılıyor. Faiziyle geri aldıkları 850 lira ile hiçbir öğrenci geçinemiyor. Okurken çalışmak zorunda kalıyoruz.
Ayrıca hazinenin bütün rezervleri sermayedarlara aktarılırken en temel ihtiyaçlarımızdan biri olan hijyenik pedlerden lüks tüketim vergisi alınıyor. Hijyenik pede erişemeyen genç kadınlar sosyal yaşamlarında birçok sorunla karşılaşıyor.
Mücadelemizle yaşanan bütün eşitsizliklere son verecek, barınma hakkımızı da parasız eğitim hakkımızı da kazanacağız!
EŞİTLİĞİMİZ VE ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ İÇİN SEN DE MÜCADELEYE KATIL
Yurtlarda ve üniversitelerde yaşanan gerici, baskıcı politikalar karşısında duracak, özgür yaşayacağız. Özerk, demokratik üniversiteler için mücadele edecek, rektörümüzü de geleceğimizi de biz seçeceğiz. Haklarımızı koruyacak, siyaset üretecek ve üniversitelerimizde de yurtlarımızda da açık açık örgütleneceğiz.
Her üniversitede Üniversite Kadın Meclislerini kuracağız. Bütün genç kadınları eşit, özgür, demokratik üniversiteler için bilimsel, laik ve anadilde eğitim hakkımız için mücadeleye çağırıyoruz. Haydi genç kadınlar her üniversiteye Üniversite Kadın Meclisi kuralım.