Bakanlık Kadınların Taleplerini Medyadan Öğrenemez
İstanbul Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran Burcu Ayaz yaklaşık 6 yıl önce kendisiyle aynı binada bir derginin yazı işlerimüdürü olarak çalışan A.D. tarafından cep telefonu mesajları, mektuplar, hediyeler, hatta evinin kapısına bırakılan notları anlatarak A.D’den şikayetçi oldu.
Tacizciye Verilen Hapis Cezası Ertelendi
İlk şikayetinin ardından A.D’ye verilen 2 aylık hapis cezası ertelendi. Bu ertelemenin ardından tacizlerin devam etmesi üzerine genç kadın, bu kez de davanın şubat ayında görülmeye başlayacağı kararıyla karşılaştı.
Başıma Bir şey Gelirse Sorumlusu Devlettir
Bu kişiyle yaklaşık 6 yıl önce aynı binada, farklı dergilerde çalışıyorduk” diyen Ayaz, “İlk başta masamda abuk sabuk notlar bulmaya başladım. Daha sonra, üstünde adı bulunan mektuplar, notlar, saçma sapan kartpostallar, anlamsız hediyeler gelmeye devam etti. Önce kendisine tepki gösterdim, ancak yüz yüze geldiğimiz zaman hiçbir şey söylemedi. Tacizler sürünce insan kaynaklarına 3 kez şikâyet ettim. Bıraktığı notlarda benim onun sevgilisi olduğumu, doğacak çocuklarımızın dünyayı kurtaracağı gibi saçma sapan şeyler yazıyordu. 2006 yılında işten çıkartıldı. Ancak tacizler devam etti” diye açıkladı.
Geçen ay tekrar savcılığa başvurduğunu belirten ve iki yıl önce evlendiğini söyleyen Ayaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “A.D. hakkında ikinci kez şikâyetçi oldum. Bu kez cinsel taciz davası açıldı. Ancak davanın ilk duruşmasının şubat ayında görüleceğini öğrenince dünyam karardı. Adam, elini kolunu sallayarak dolaşmaya devam ediyor.
Dün evimin kapısının önünde yine notlar buldum. Sonra olayı Twitter’dan duyurdum.”
“Olay Twitter’da duyulunca, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın özel kalemi beni arayarak konuyla ilgilendiklerini söylediler. Benim bunları anlatmamım tek sebebi, bu olayın bu ülke için bir çözümünün olması gerektiği, bir yasayla bu tür olayların önüne geçilebileceği, bu tür tacizcilere gerekli cezanın verilmesi. Gerçekten çok endişeliyim ve korkuyorum.”
Twitter’da yazdığı bir notta ise, ‘’ Buraya yazıyorum bundan sonra başıma bir şey gelirse tek suçlusu beni korumayan devlettir! diye belirtti.
Kadınlar Medyadan Takip Edilerek Korunamaz
Son dönemlerde devlet kadınları korumak adına harekete geçtiğini açıklıyor. Ancak harekete geçmek medyada yer alan kadınlara ulaşmakla sınırlı olamaz. Devlete hiçbir şekilde güvenmeyen kadınlar, devlete medya aracılığıyla ulaşmaya çalışıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bu konudaki tutumu kadınları korumaya yetmez.
Kadınları koruyacak olan devletin bütün kurumlarını bu konuyla ilgili harekete geçirmektir. Devlet tüm kurumlarıyla kadınları gerçekten korumak için acil düzenlemeler getirmelidir.