Paraları değil, kadın cinayetlerini sıfırlayın
Uşak adliyesi önünde bir araya gelen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve öldürülen kadınların aileleri, kadın cinayetlerinin olmasına sebep olan sorumsuzluğa ve kadın katillerine verilen indirimlere tepkilerini dile getirdiler. Aileler kızlarının hesabını sormak için adalet mücadelesini sürdüreceklerini vurguladılar. Kızlarının hesabını sormaktaki kararlılığı davalarda, meydanlarda ve 8 Mart mitinginde bütün aileler ve yaşam mücadelesi veren kadınlarla birlikte sonuna kadar sürdüreceklerini söylediler.
Kadın cinayetlerinin hesabını sormak için buradayız
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu adına basın açıklamasını okuyan Nalan Kurunç "Bugün (25 Şubat 2014) Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak, öldürülen Hatice Karaca, Hatice Palta, Ayşe Bulut, Sevim Gündoğdu, Nermin Şen kardeşlerimizin ve öldürülen tüm kadın kardeşlerimizin hesabını sormak için, adalet mücadelesini platformumuza birleştiren ailelerle birlikte kadın katillerine ağır ceza talebimizi haykırmak için toplandık” diyerek sözlerine başladı.
AKP’yi susturacağız
Kurunç, AKP Hükümetinin Başbakanı ve bakanlarının yolsuzluklar ve halka uyguladığı şiddetle gündeme geldiği günümüzde halk düşmanlığı ve kadın düşmanlığı yetkililerin ve sorumluların her söyleminde mevcuttur dedi. Kurunç: “AKP hükümeti, kadınların yaşamına müdahale eden boşanmayı engelleme, kimle yaşayacağına, nasıl yaşayacağına, kaç çocuk doğuracağına, nasıl doğuracağına karışmak gibi kadın düşmanı söylem ve uygulamalarına artarak devam etmektedir. Kadın cinayetleriyle ilgili açıklama yapmaktan kaçan ve bu sorunu çözmek istemeyen AKP, kadın cinayetlerini ancak Gezi direnişçilerini karalamak için ağzına almıştır. Devletin tüm yetkili organlarıyla halk düşmanlığını ve kadın düşmanlığını bırakıp, kadınları koruması için uyarıyoruz" diyerek konuşmasını bitirdi.
Artık bu cezalara dur diyelim
4 Şubat 2012'de kocası Mustafa Karaca tarafından boğularak öldürülen Hatice Karaca'nın kız kardeşi Aysel Uçar, " Ben buraya ablamın katillerinin hak ettiği cezayı almadığını düşündüğüm için geldim" ifadeleriyle konuşmasına başladı. Ayşel Uçar "mahkeme bitene kadar ablamın arkasındayım, daha fazla canlar yanmasın, evlat acısıyla kimse yaşamasın, ağır cezalar olsun, caydırıcı cezalar olsun, artık bu cezalara dur diyelim." dedi.
Kadınlar boşanmak istediği için öldürülüyor
Konuşmasına "müebbet alıp yatıyor, yalan oluyor, tahrik oluyor, indirim yapılıyor bunların hiç biri sebep değil, boşanma diye bir şey var ülkemizde, bunlar gerekçe değil." ifadelerini kullanarak devam eden Aysel Uçar, bunların durdurulmasını istiyorum ve cezaların caydırıcı olmasını istiyorum diyerek konuşmasını bitirdi.
Müebbet olması için ömrümün sonuna kadar mücadele edeceğim
Öldürülen Hatice Karaca'nın babası Mehmet Yılmaz, " müebbet olması için ömrümün sonuna kadar mücadele edeceğim" diyerek, Uşak'ın şu süreçte birçok konuda ilklerde adını duyurduğunu, kentte çok çeşitli öncü nitelikte çalışmaların yapıldığını belirterek, Uşak'ın kendilerinin de içinde yer aldığı kadın cinayetlerinin adalet mücadelesinde örnek olduğunu belirtti. Yılmaz, kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet konusunda da herkesi haklıların yanında olmaya davet ederek konuşmasını sonlandırdı.
Katillerin en ağır ceza almasını istiyorum
Hatice Palta'nın erkek kardeşi Erdoğan Palta, "kardeşimin ne olursa olsun sonuna kadar hakkını arayacağım, katillerin en ağır ceza almasını istiyorum. Kardeşimin davasını temyizde sonuçlanmasını bekliyorum. İstediğimiz sonucu alamazsak katilin en ağır ceza alana kadar mücadeleye devam edeceğiz." dedi.
Aileler adalet istiyor
Öldürülen Ayşe Bulut'un erkek kardeşi Harun Bulut: “Savunmasızca, yolunu keserek, planlayarak kardeşimi katleden katilin 'ben planlayarak yapmadım' diyerek ifade vermesi bizleri çok kırıyor ve çok üzüyor. Savunmasız insanların önüne geçip de gece karanlığında kurşuna dizen katilin en ağır ceza almasını, katile ağırlaştırılmış ceza verilmesini istiyoruz. Buradan büyük yetkilerimize sesleniyoruz: cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza, diğer milletvekillerine sesleniyoruz. Bu olayların olmasını istemiyoruz. Bu olaylar olduğu zamanda en ağır cezanın bir an önce çıkarılmasını, başka kadınların, başka kızlarımızın bu olaylardan etkilenmesini istemiyoruz. Benim kız kardeşim on yıldır pazarlık işi yapan kendi ekmeğini kazanan bir insandı. Masumu katleden bir insanın en ağır cezaları almaları için gereken neyse hepsini yapacağım." dedi.
Kadınlar ölürken izleyen bir devletle karşı karşıyayız
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Türkiye Temsilcisi Gülsüm Kav, "Türkiye'de kadınlar çalışırken, ekmek parası peşinde didinirken, bebeğini emzirirken, uykusundayken, yakınlarının yanındayken, sokak ortasındayken, çocuk emzirirken, çocuğunu okuldan getirirken yani bütün bu emek süreçlerinin içerisindeyken canlarından oluyorlar ve buna sessiz kalan bunu izleyen bir devletle karşı karşıyayız. " dedi.
Platform hayat kurtarıyor, AKP çalıyor
Kav: "Kader birliğini yalnızca ailelerimizde değil koruma altındaki kadın kardeşlerimizle de kader birliği ediyoruz. Platform hayat kurtarıyor il il, adliye adliye ailelerimizle birlikte mücadele ediyoruz. Adliye içinde olanları da biliyoruz, görüyoruz katiller indirim almak için, haksız tahrik, iyi hal indirimi, pişmanlık indirimi gibi indirimlerden yararlanmaya çalışıyorlar ve bu indirimler uygulanarak ailelerimiz bir de böyle rencide ediliyor" dedi. Konuşmasına devam eden Kav, 4 seneden beri ceza kanunun yetersiz olduğunu, kanunun değişmesi gerektiğini, Platformun meclise sunduğu ek madde önerisiyle de kadın cinayetinin akıldan geçirilemeyecek bir hale getirilsin diye mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Nasıl çözüleceğini söylediler
Gülsüm Kav, her 40 saatte bir kadın öldürüldüğü, Ocak ayı itibariyle ayrıca, öldürülen kadınların yaşlarının giderek gençleşmeye başladığına dikkat çekerek eylemde iki çözüm önerisi sundu. Birinci çözümün, yetkililerin konuyla ilgili açıklamada bulunmaları, görevlerini yapmaları; ikinci çözümün ise Platformun Meclise sunduğu ağır ceza kanunu ek madde önerisinin Bir an önce meclisin gündemine gelmesi olduğunu söyledi.
Hep beraber kadınlar yürüyoruz, geliyoruz
ÖDP'den Belediye Başkan Adayı Fadime Genç konuşmasına, 12 Eylül'den bu yana devletin uyguladığı şiddet politikasının AKP hükümeti ile sistematik hale dönüştürüldüğüne dikkat çekerek başladı ve bundan en fazla zarar gören kadınlar ve çocukların olduğunu söyledi. Gittikçe artan kadın cinayetleri, kadına şiddet, çocuğa şiddetin bunun en büyük göstergesi olduğunu belirtti. Fakat Uşak ilinde kadın cinayetlerinin ciddi bir şekilde arttığına dikkat çekerek Vali'ye koruma altındaki kadınların neden öldürülebildiğini sorarak, ağırlaştırılmış müebbetin neden kadın cinayetlerinde uygulanmadığının sorgulanması gerektiğini vurguladı.
Pozitif ayrımcılığın anayasaya dâhil edilmesinin kadınlara yönelik en büyük kazanım olacağını belirtti ve hükümetin eril, cinsiyetçi söylemlerini de eleştirdi.
Konuşmasını Uşak'ta öldürülen kadınların yakınlarına, halen şiddet gören, gördüğü halde bunu dillendir(e)meyen kadınlara seslenerek bitiren Genç, kadınların yalnız olmadığını, geleceği bugünden birlikte kurmak istediklerini dile getirdi.
Etkin Koruma Sağlansın
Şiddetin cinsel, fiziksel, psikolojik, ekonomik gibi çok boyutlu bir mesele olduğuna dikkat çekerek konuşmasına başlayan Avukat Serap Ergün Bitgin, baro olarak şiddete maruz kalan tüm aile bireyleri ve kişilerin yanında olmaya devam edeceklerini, gerekli durumlarda herkesin vakit kaybetmeksizin mutlaka baroya müracaat etmelerini istediklerini söyledi.
Günümüz yasa ya da uygulamalarının yeterli olmadığını bilsek bile, 6284 sayılı yasanın bu konuda bireylere pek çok olanaklar sağladığını hatırlatarak konuşmasına devam eden Bitgin, Hükümet'ten koruma uygulamasının çok daha etkin uygulanmasını istediklerini, mahkemelerin de indirim sebeplerini çok daha iyi irdelemeleri gerektiğini söyledi. Bu konuda baro olarak da komisyon olarak da elimizden geleni sarf edeceğiz dedi ve olayın hükümet tarafından aciliyeti ve ciddiyetinin kavranmaması, umursanmaması durumunda cinayetlerin, çocuk istismarlarının devam edeceğine dikkat çekerek konuşmasını sonlandırdı.
9 Mart’ta kadın cinayetlerine karşı Kadıköy’deler
Eylem, Platformun, 8 Mart'a kadar sürecek olan meclise sunulmak üzere TCK'ya ek madde önerisi için düzenlenen uluslararası imza kampanyasına destek ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için 9 Mart'ta Kadıköy'de düzenlenecek olan büyük mitinge çağrıları ile son buldu.