AKP’nin valileri, bakanları yine halkın meydanını halka yasaklamaya çalışıyor. İstanbul Valisi Mutlu’nun son yaptığı açıklama ile 1 Mayıs günü Kazancı Meydanı’nda anma yapmak serbest, ama Taksim’de, evrensel hak arama meydanında, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin en haklı sözlerini dile getirmesi yasak. 1 Mayıs’ta halka gaz atmak serbest, ama AKP’nin yolsuzluklarını afişe etmek, halkın tepkisini ortaya koymak yasak.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız, 1 Mayıs’ta Taksim’de olacağız
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak bizler, AKP hükümetinin, AKP’nin valilerinin bu açıklamalarını daha önce de duyduk. Taksim Meydanına 1 Mayıs’ta akın edecek halk, bu açıklamaları çok duydu. Ama ne halk, ne haklı mücadelesini yürüten, direnen emekçiler, gençler, kadınlar bu açıklamalar karşısında bir kere olsun geri adım atmadı. Bu ülkenin tarihi hükümetin halk düşmanı, kadın düşmanı açıklamalarına razı gelenlerin değil, TOMA’ların karşısında siyahlı kadın olanların, gaz bombaları altında dayanışmayı büyütenlerin tarihidir. 1 Mayıs’ta da halk Taksim de olacak. 1 Mayıs’ta da öldürülen kadın kardeşleri için il il, adliye adliye adalet arayan kadınlar, direnişin kalbinde Taksim’de diğer direnen kardeşlerinin yanında olacak. İşte tam da bu noktada: Şimdi AKP düşünsün!

AKP susacak, Kadın cinayetleri duracak
AKP hükümetinin 1 Mayıs’ta halkı Kazlıçeşme’ye, Yenikapı’ya sürme çabası, halkı şehirlerin merkezlerinden, haklı talepleri şehirlerin kalbinden sürme çabasıdır. Biz kadınların da gözlerinin içine baka baka kadın cinayetlerinin %1400 attığını açıkladıklarında, çözüm üretmek yerine evlerimize dönmemiz çağrısını yapmadılar mı? Biz kadınlar da boşanmak istediğimiz için, kendi hayatımıza karar vermek istediğimiz için öldürüldüğümüzde, kadın düşmanlığına devam ederek boşanmaları engelleyecek düzenlemeler yapmadılar mı? Çalışma hayatından kadınları uzaklaştırıp içinde öldürüldüğü ailelere hapsetmeye çalışmadılar mı?

Bir kez daha söylüyoruz: AKP kadın katillerinin yanında yer alarak attığı her adımda karşısında örgütlü kadın mücadelesini buldu. Kadınları korumam dediğinde, yasamızla gittik. Yasayı uygulamamak için elinden geleni yaptığında karşısında yine bizi buluyor. Kadın katilerine indirim üstüne indirim vermeye çalıştığı adliyelerin önlerinde bizler varız. “Yaşam hakkımızı” elimizden almaya çalıştığı her an ilmek ilmek büyüttüğümüz mücadelemizle karşısında dikiliyoruz. AKP konuştukça kadınlar ölmeye devam ediyor. Ve bizler çok iyi biliyoruz ki AKP’yi de susturacak, Kadın cinayetlerini durduracak olan biz kadınların örgütlü mücadelesi.

Tabii ki Taksim’deyiz
Sadece Nisan ayının ilk 11 gününde 11 kadın kardeşimiz öldürüldü. Onlarca kadın kardeşimiz yaralandı. Yaralayan erkekler ise, bir kadının yaşam hakkını gasp etmeye çalışamamış gibi salıverildi. Öldürülen kadın kardeşlerimizin katilleri mahkemelerde soğukkanlılıkla nasıl öldürdüklerini anlattıkları için “iyi halli” görüldü, cezaları düşürüldü. 14’ünde çocuklara gelin denilip, katledildi. 19’unda fidanlar, “seviyormuş, evlen kurtul” denilip korunmadığı için yaralandı. Biz kadınların geleceği, yaşam hakkı çalınmak istenirken tabi ki de Taksim’deyiz. Tabi ki de iş güvenliği sağlanmadığı için ölen işçi kardeşlerimizin aileleriyle, taşerona direnen işçilerle, Gezi’yi yaratan ve AKP’den hesap sormasını çok iyi bilen gençlerle, liselilerle omuz omuza Taksim’de olacağız.

1 Mayıs sabahı, Muhterem’in, Özge’nin, Kader’in, Münevver’in, Serpil’in kardeşleri; Ali’nin, Ethem’in, Abdullah’ın, Hasan’ın, Ahmet’in, Medeni ’nin, Mehmet’in, Berkin’in kardeşleriyle birlikte Taksim’de buluşacak. Şimdi AKP düşünsün!