Platform Dilan Doğan Davasına Müdahil
29.5.2014
Geçtiğimiz yıl evlendikten 17 gün sonra eşini katleden Selçuk Doğan'ın yargılandığı davanın ilk duruşması Doğubayazıt Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Geçtiğimiz yıl evlendikten 17 gün sonra eşini katleden Selçuk Doğan’ın yargılandığı davanın ilk duruşması Doğubayazıt Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Zanlıların cezaevinden bağlanarak katıldığı davada soğukkanlılıkları dikkat çekerken, görülen duruşmada Mahkeme Heyeti, Selçuk’un eşini öldürme gerekçesi olarak ve cezai indirim almak amacıyla gösterdiği “cinsel iktidarsızlık” tespitine ilişkin rapor istedi.

 

Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinde 2013 Haziran ayında dini nikahla evlendikten 17 gün sonra eşi Dilan Doğan’ı katleden Selçuk Doğan’ın yargılandığı davanın ilk duruşması Doğubayazıt Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Dava kapsamında yargılanan 4 kişiden tutuklu olan Selçuk Doğan, babası Mehmet Salih Doğan ve kardeşi Mehmet Sebih Doğan cezaevinden mahkemeye bağlanırken, katledilen Dilan’ın avukatları, ailesi, yakınları, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Doğubayazıt Kadın Danışmanlık Merkezi de davayı takip etti. 

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun davaya müdahillik talebi de mahkeme heyeti tarafından kabul edildi. Platform adına mahkemede konuşan Özlem Arıcı, katil zanlılarının indirim almayarak en ağır şekilde cezalandırılmalarını talep etti.
 
Katil zanlılarından soğukkanlı ifade
 
Zanlı Selçuk Doğan, baba Mehmet Salih Doğan ve kardeş Mehmet Sebih Doğan’ın karakolda verdikleri ifadelerle mahkemede verdikleri ifadelerin çelişkili olması dikkat çekti. Selçuk’un kardeşi Mehmet Sebih’in abisini savunur nitelikteki ifadelerinde, “Kuran’ı Kerim’in ayetlerinin anlamını çözmeye çalışırken kafayı yedi kardeşim. Bu nedenle Dilan’ı öldürdü” diyerek cinayeti meşrulaştırmasına mahkeme heyeti tepki gösterdi. Suçlamaları kabul eden zanlılar, soğukkanlı bir şekilde katliamı nasıl işlediklerini anlattı. Ayrıca zanlılar, Dilan’ı öldürdükten sonra ailesini arayarak, “Kızınız kaçtı. Kızınız nerede?” şeklinde aileyi suçlayıcı nitelikte konuşarak, ardından da Dilan’ın ailesi hakkında suç duyurusunda bulunduklarını da anlattılar. Mahkeme sırasında Dilan’ın annesi, savunmaları dinlerken gözyaşlarını tutamadı ve fenalaştı.
 
Duruşma 17 Temmuz’a ertelendi
 
Mahkeme Heyeti Zeki Doğan’ın ve tutuksuz yargılanan Dilan’ın kayınvalidesi ve aynı zamanda teyzesi olan Zahide Doğan’ın hakkında zorla getirilme emri düzenlenmesine, zanlı Selçuk Doğan’ın cinsel iktidarsız olup olmadığının araştırılması için Erzurum Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi’nin bu konuda rapor düzenlenmesi için Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı’na resmi yazışmaların yapılmasına, 17 bıçak darbesi alan Dilan Doğan’ın yaşadığı 80 metrekarelik evde yan odalarda bağırma gibi durumlarda gece olduğu da göz önüne alınıp diğer odalardan sesin duyulup duyulmayacağı hususunda ayrıca binanın dış cephesinden ve iç kısımlarından fotoğraf çekilerek rapor edilmesine karar verdi. Ayrıca Mahkeme Heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve tutuklu bulundukları Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü’ne müzakere yazılmasına ve duruşmanın 17 Temmuz 2014 tarihine ertelenmesine karar verdi.
 
‘Katillerin cezalandırılmamasından korkuyorum’
 
Duruşmaya katılan Dilan’ın annesi, duygularını şöyle ifade etti:
 
“Kızımın canı gitti canice katledildi. Ne yapsam da kızımı geri getiremem. Bedenini paramparça ettiler. Her gün televizyonu açtığımda kadın ölümleri oluyor, içim ayrı yanıyor. Suçsuz insanların öldürüldüğünü bilmiyordum. Ben yandım başka anneler yanmasın. Suçlular ağır ceza alsınlar ve ibretlik olsun. Kadın ve çocuk ölümleri ağır bir şekilde cezalandırılsın. Katiller ceza almıyor ve dışarıda rahatlıkla dolaşabiliyor. Bir karıncayı ezmek bile vicdan sızlatırken, onlar nasıl 17 bıçak darbesiyle kızımı katlettiler. Daha önceki kadın ölümlerinde devlet caydırıcı cezalar vermedi. Ben de bundan korkuyorum. Katillerin en ağır cezaları almasını istiyorum. Kızım geri gelmeyecek ama onlar hak ettikleri cezaları alsınlar.”
 
 

  • YAZAR
  • Editor