17.10.2014
Konu AKP'ye muhalefetse tüm nefesler kesilmeli. Eylemci kapıdan dışarı adımını atamamalı, barış dese bile. AKP'nin yürüttüğü siyasette ayağına takılan her taş itinayla ortadan kaldırılıyor. TCK da buna göre şekilleniyor, ne güzel memleket. Kadınların TCK'ya ek madde olarak önerdiği ve yaklaşık bir yıldır mecliste bekleyen "kadın cinayetlerinin nitelikli halden sayılması" maddesi AKP'yi hiç de alakadar etmiyor. Çünkü kadınların öldürülmesinde AKP için hiçbir beis yok.
Türkiye’de gözümüzü her gün bir kadın cinayeti haberine açıyoruz. Bu kadınların kaderi, “katilliğe and” içmişlerin monoton eylemi değil. Kadın cinayetlerini durdurmak için çözüm yasa. Kadınların hayatını kurtarmak için yasa çıkarmak AKP hükümeti için hiç de zor olmayan bir iş. Çünkü biliyoruz ki oklar her AKP’ye döndüğünde kendi menfaati için yasaları da her seferinde buna göre düzenledi.
Gözümüzü her gün kadın cinayeti haberlerine açarken, gündüzü geceye çeviren IŞİD’in katliamları da sürüyor. Bu kadar gerici, vahşi ve Ortaçağ’dan da geri zihniyetiyle Ortadoğu’yu kan denizine çeviren IŞİD’in en büyük destekçisi AKP. Kadınlara tecavüz eden, taşlayarak öldürülen, insanları kurşuna dizen, kafa kesen katliamcı IŞİD’le işbirliği yapan bir hükümetin farklı bir zihniyette olduğunu düşünebilir miyiz? Türkiye’de kadınların yaşam hakkı söz konusu olduğunda parmağını bile kıpırdatmayan AKP, vargücüyle Ortadoğu’da IŞİD’in katliamlarına ortak oluyor hatta bu savaşı ülkeye taşımak istiyor. Bu yüzden AKP’yle kadınların yaşam hakkını konuşmak bir yana, sırf başka bir mezhepten olduğu için öldürülen insanların yaşam hakkını konuşmak mümkün değil.
Her muhalif ses için mutlaka bir yasa
IŞİD’in Ortadoğu’da yaptığı katliama Türkiye halkları sessiz kalmadı. İşte AKP’nin de IŞİD’le aynı zihniyeti nasıl taşıdığı tam bu noktada görüldü. Eylem yapan insanlar kent meydanlarında takır takır öldürüldü. İnsanların öldürülmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından meşruyken, TCK’ya da “eylemcilerle” ilgili düzenlemeler geliyor. Yani IŞİD’in katliamlarına karşı Türkiye’de yükselen ses AKP tarafından hemen bastırılmak isteniyor, ölümse ölüm, yasaysa yasa diyorlar. Polis meydanlarda eylemci döverken, polislerin eylemciye kurşun sıkması kolaylaştırılırken, biz bir polisin bir kadını koruması için günlerce mücadele ediyoruz. Kamu malına zarar verilmesinin cezası artırılırken, kadınların yaşamları kamu malından çok daha değersiz görülerek bir kenara atılıyor, adları anılmıyor.
Konu AKP’ye muhalefetse tüm nefesler kesilmeli. Eylemci kapıdan dışarı adımını atamamalı, barış dese bile. AKP’nin yürüttüğü siyasette ayağına takılan her taş itinayla ortadan kaldırılıyor. TCK da buna göre şekilleniyor, ne güzel memleket. Kadınların TCK’ya ek madde olarak önerdiği ve yaklaşık bir yıldır mecliste bekleyen “kadın cinayetlerinin nitelikli halden sayılması” maddesi AKP’yi hiç de alakadar etmiyor. Çünkü kadınların öldürülmesinde AKP için hiçbir beis yok.
AKP ve IŞİD insanları bir Ortaçağ düzenine sürüklemek istiyor. Türkiye’de kadınların kendi yaşamlarına dair karar vermek uğruna verdiği mücadele ve kadınların yaşamlarını kurtarmak için verdiğimiz mücadele ile Ortadoğu’da IŞİD’e karşı direnen kadınların mücadelesi de bu yüzden birbirine çok benzer. Bu yüzden AKP’nin ve IŞİD’in çağ dışı ideolojilerinin karşısında, bugünün mücadelesini büyüterek ve bu yolda tüm güçleri birleştirerek ancak onları bizi hapsetmek istedikleri karanlığa gömebiliriz.