Özgecan'ın davasına pek çok ilden kadınlar ve öldürülen kadınların aileleri sahip çıktı
Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Özgecan Aslan duruşmasında, olay tüm topluma zarar veren nitelikte olmasına rağmen kadın kurumları değil, sadece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın müdahilliği kabul edildi. Yeni delillerin olmaması nedeniyle ek sürenin ve soruşturmanın genişletilmesinin reddine, ailenin davaya katılmasına ve vekillerinin yetki belgesi ile duruşmaya kabulüne karar verilirken ikinci duruşma 9 Eylül'e bırakıldı.
Özgecan davası tüm kadınların davasıdır
Türkiye’nin birçok ilinden duruşmaya katılan kadınlar tüm gün adliye önündeydi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ise öldürülen kadınların aileleri ile birlikte adalet istedi.
Mahkemenin verdiği ara kararlar şöyle:
- Mahkeme kadın dernekleri, sivil toplum kuruluşları ve baroların davaya müdahilliğini kabul etmezken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın müdahilliğini kabul etti.
- Yeni delillerin olmaması sebebiyle okunan belge ve tanık beyanına karşı süre talepleri reddedildi.
- Özgecan Aslan ailesinin avukatlarının, soruşturmanın genişletilmesi talebi reddedildi.
- Açık duruşmaya devam edilmesine karar verildi.
- Ara kararda Suphi Altındöken’in sadece cinayetle suçlanması nedeniyle avukatlar ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçlaması gerektiğini de ekledi. Mahkeme cinsel saldırıyla ilgili suç duyurusunda bulunulması ve sonucunun beklenmesine karar verildi.
Öldürülen kadınların aileleri tüm gün Adliye önündeydi
Pek çok farklı ilden, yolunu Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ile birleştiren öldürülen kadınların aileleri Özgecan'ın davasına sahip çıkmak için Tarsus'a gelmişti. Sabah 9'da başlayıp saat 19'a doğru biten davayı tüm gün adliye bahçesinden ayrılmadan takip ettiler.
İşte o aileler davayla ilgili şunları söyledi:
Adana'da öldürülen Semire Balık'ın annesi Lema Balık:
Katiller üç aydır ellerini kollarını sallıyor, kimse yakalamıyor. Allaha havale ediyorum. Başka ne yapabilirim? Hakkımızı istiyoruz, yakalanmasını istiyoruz. Katil üç aydır dışarıda geziyor. Hükümet yok, devlet yok, emniyet yok! Neredeler? İki kişiyi öldürüp otobana attılar para için. Devlet nasıl takip etmiyor?
Ankarada öldürülen Gönül Dilekçi'nin yeğeni
Halam üç sene önce vefat etti, eşi tarafından öldürüldü. Özgecan Aslan davası ile kaderimiz aynı. Genç yaştaki bir fidanı toprağa verdik. Biri eşi tarafından öldürüldü, biri canice öldürüldü. Kadın olarak baktığımızda her ikisi de aynı. Bugün buraya destek olmak için geldik ailece. İstiyoruz ki katil ağırlaştırılmış müebbet alsın. Duruşmaya giren arkadaşlarımız suçlunun cezayı indirmek için kendisini savunduğunu, ağladığını söylüyorlar. Kadınlar olarak, devletin onlara verdiği yetkiyi ve hakkı ellerinden almak istiyoruz. Erkek de öldürülse tabii ki bunu kınıyoruz ama özellikle 3-4 senedir öldürülen kadınlar olarak yürekten istediğimiz tek şey hakimlerin, savcıların katillere en ağır cezaları vermesidir.
Antalya'da öldürülen Deniz Aktaş'tan annesi Figen Yetişkin
Bugün duyduklarım gerçekten kanımı dondurdu. Adamın kalkıp rahatlıkla “Ben mağdurum.” demesi, “Alnım açık” demesi bizleri gerdi. İsteğimiz katil inşallah tahrik indirimi almasın, ‘iyi hal’den yararlanmasın. Bundan sonraki davalarda da kadın katilleri indirimlerden yararlanmasınlar, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alsınlar.
Emine Baş'ın babası Sabri Us
Kararın en ağır şekilde çıkacağını umut ediyorum. Çıkan kararlar kadınları öldüreceklere ders olacak nitelikte olsun.
İstanbul'da öldürülen Muhterem Göçmen'in ablası Çiğdem Evcil
Bugünkü davanın bizim beklediğimiz sonuçla sonuçlanacağına eminiz. Artık umutluyuz. “Özgecan kadın cinayetlerinin sonu olsun.” dedik, olmadı ama Özgecan’ın davası kadın cinayetlerinde ağırlaştırılmış müebbet yasasının uygulanması için yolumuzu açacağı umudunu veriyor bize. Dilerim bundan sonra kadın cinayetlerinde bu ceza uygulanacak ve kadın cinayetleri duracak.
Pınar Ünlüer'in babası Zeki Ünlüer
Binlerce insan Türkiye’nin her bir yanından geldi. İçerideki katiller de –insan denemez onlara- “Arkadaşım yap dedi yaptım.” diyerek suçu birbirlerinin üzerine attılar. Bir an önce karar verilsin ki adalet yerini bulsun. Bir an önce adalet istiyoruz.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav
Özgecan nezdinde bütün kaybettiklerimiz için adalet istiyoruz. Adalet istiyoruz ve bundan sonra hiç kimseyi kaybetmek istemiyor, bir tek kadın kardeşimizi bile toprağa vermek istemiyoruz. Bütün toprağa verdiğimiz kadınlar için buradaydık ve bundan sonra hiçbir kadın kardeşimizi toprağa düşürmemek için buradayız. Bunun için bu dava çok büyük bir öneme sahipti. Dakika dakika izledik içeride. Yine bizim ikinci kez adaletsizliğe uğradığımız durumlar oldu. Sanıklar çok yüzsüzce, çok büyük bir soğukkanlılıkla, neredeyse kendilerini mağdur ederek ifade verdiler. Bu çok asap bozucuydu. Bununla beraber son saatlere kadar konunun kadınların en üst düzeyde hak ihlali olan bir toplumsal sorunu değil de kriminolojik bir konu gibi ele alındığı zamanlar da oldu. Biz Platform olarak bunu eksik gördük ama son bölümlerde “kadın cinayeti” olduğu ve bunun toplumsal bir sorun olduğu gündeme geldi. Mücadelemiz sonucunda bir ilerleme yaşıyoruz. Bir salon dolusu avukat, seçimlerde sandıklara sahip çıkmak gibi, oyuna sahip çıkmak gibi, kaderine sahip çıkmak gibi –çünkü öldürülen kadın kardeşlerimiz de kendi hayatına sahip çıkmak isterken, karar vermek isterken öldürüldüler.- bizim toplumumuz da bu işin peşini bırakmıyor. O salonun doldurulmuş olması, herkesin yüzündeki o ifadeler çok önemliydi. Bence asıl önem taşıyan büyük ilerleme budur. Bundan sonra kadın cinayeti davalarında çıta budur, toplum bu meseleyi bırakmayacak. Özgecan hayatını kaybettiğinde olduğu gibi davasında da Özgecan’a sahip çıkıldı. Ben salonda sanıkların bu korkunçluğundan etkilendiğimiz kadar bu toplumsal soruna sahip çıkan bir salon dolusu insandan da tabii ki etkilendik. Umut budur. Biz bu meseleyi bu kuvvetimizle ve bu moralle çözeceğiz. Hepimizin ortak sorununu hepimizin katkılarıyla çözeceğiz. Bir sonraki duruşma 9 Eylül’de, daha da kuvvetli bir şekilde burada olacağız. Umarım o zamana kadar kadın cinayetlerini de geriletmiş olacağız. Bundan sonraki hedefimiz yeni meclisin yakasına yapışmak olacak.
Platform Hukukçusu İpek Bozkurt
Bugün benim için de çok önemliydi. Ülkenin pek çok yerinden gelen Baro temsilcileri, değerli meslektaşlarım vardı. Gaziantep’ten, Diyarbakır’dan, Aydın’dan, Ankara’dan, İzmir’den gelen kadın meslektaşlarımız vardı. Bu çok önemli bir kadın dayanışması. Çünkü biz hukukun üstünlüğüne inanıyoruz ve hukukun getireceği adaletle kadın cinayetlerinin de çözüleceğine inanıyoruz. Bugünkü yargılamada gördüğümüz; birincisi adil bir mahkemeydi. Herkese sözünü söyleme, iddialarını söyleme, savunmasını yapma hakkı verdi heyet. İkincisi, bu duruşmada üç sanık var. Sanıkların birbirini suçladığını gördük. Bu işin en kadar soğukkanlı olduğunu gösteriyor. Olayları anlatırken herkes birbirini bir şekilde suçlamaya başladı ve sanıklardan bir tanesi, arkadaşının da bir cinsel saldırıda bulunmuş olabileceği ihtimalini ortaya getirdiği için iddianamenin genişletilmesi söz konusu. O yüzden ‘nitelikli adam öldürme’ suçuna bir de ‘cinsel saldırı’ suçu eklenecek. Bu da adaletin biraz daha yerine gelecek olması açısından önemli. Bizim için bu dava mihenk taşı olacak. Biz bundan sonra kadın cinayeti ile karşılaştığımız zaman, mahkemeye bu iddianameyi örnek göstererek, “Bu kadın cinayeti ülkede infial yaratmıştır. Bu kadınlar kendilerini güvensiz hissetmişlerdir çünkü bu cinayet toplu taşıma aracında olmuştur.” Mahkeme bunun öneminin altını çizmiştir ve iddianame bizim önümüze bir ışık olmuştur. Yolumuz açık olsun. Önümüzde uzun bir yol var. Hep söylüyoruz: Asla yalnız yürümeyeceksiniz, hep beraber bu yolda yürüyeceğiz.
Dava sürerken Adliye önünde eylem hiç bitmedi
Özgecan Aslan'ın davası saat 09:00 sıralaında başlayıp akşam saat 19:00'a kadar sürerken Özgecan'a sahip çıkan kadınlar da Adliye önünden hiç ayrılmadı. Kadın katillerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yasalaşması için ve kadın katillerine indirim verilmemesi için taleplerini ve kararlılıklarını özellikle dile getirdiler. İşte bazı kareler: