Kadınlar yaşamak için Özgecan Yasası istedi
22.8.2015
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Özgecan Yasası için farklı illerdeki yürüyüşlerini sürdürüyor. Bugün İstanbul'da İstiklal Caddesi'nde yürüyen kadınlar susmadıklarını söyledi, ellerinde "kadınlar cinayete, halkları savaşa feda etmeyeceğiz" yazan siyah bir pankartta taşıdı.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu bugün “Özgecan Yasası’nı kazanacağız” sloganıyla İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yaptı. Kadınlar, aynı zamanda ellerinde “kadınlar cinayete, halkları savaşa feda etmeyeceğiz” yazan siyah bir pankartta taşıdı.
Özgecan Yasası’nın Meclis’ten biran önce kabul edilmesini isteyen kadınlar yürüyüşte “Kadınlar artık susmayacak” ve “kadınlar savaş istemiyor” sloganları da attı. Yürüyüş bitiminde konuşmalarda ise kadınların sonucu ölüm olan erkek egemen politikanın ve savaşın derhal sona erdirilmesi isteği öne çıktı.
Yürüyüşe CHP Milletvekillleri Gülay Yedekçi, Selina Doğan, Hilmi Yarayıcı katılım gösterirken, Özgecan Aslan'ın ve Antalya'da öldürülen Deniz Aktaş'ın aileleri katıldı.Erktolia da eyleme destek verdi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav: “Seçimlerden sonra yeni Meclis görevine başlamak üzereyken buradan seslenmiştik ve Meclis’i göreve çağırmıştık. Çünkü daha önceki döneme göre daha fazla kadın vekil Meclis’te yer alabilmiş ve aramızda bulunan vekil arkadaşlarımız da yasa teklifleri de vermiş ve kadınlardan yana hemen iş başına koyulmuştular. Bizim beklentimiz hem kadınların yaşam hakkı bakımından hem de memleketin yaşadığı bütün yakıcı sorunlar için beklentimiz yüksekti. Ancak sonra Suruç’ta genç kardeşlerimizi kaybetmekle başlayan kabus devam ediyor. Asıl biz tam çözüme yaklaşmışken, tam tersine var olan gerçek sorunlarımıza yepyeni sorunlar eklendi. Her gün Türk ve Kürt halkının evlatları ölmeye devam ediyor. Peki bu yangın yerinde kadınların payına ne düşüyor? Kadınların payına bitmeyen erkek şiddeti nedeniyle ölmek düşüyor. Biz yasa talebimizi dile getirmek için gündemi bekledik. Fakat bir baktık ki kadın cinayetleri artmaya başladı ve çok daha ağır işlenmeye başladı. Kadınlar üzerlerine beton dökülerek öldürülmeye başladı. Burada Şile’de çöp alanlarında cansız bedeni paramparça bulunan Güneş kardeşimiz gibi memleketin diğer bir tarafında da yine cansız bedenine işkence yapılmış Kevser Ertürk kardeşimizin örneklerini gördük. Memleket böyle yangın yeriyken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam çocuk yardımlarını nasıl alınacağına dair açıklama yapmış. Yardım alarak 3 çocuk 5 çocuk yapacağız, ondan sonra da onların saltanatı için ölüme göndereceğiz öyle mi? Buna izin vermeyeceğiz. “
Antalya’da öldürülen Deniz Aktaş’ın annesi Figen Yetişkin: “Şimdiye kadar ikinci mahkememiz görüldü. Artık biz de bütün kadınlar gibi Özgecan Yasası çıksın diyoruz. Özgecan Yasası’nı biran önce çıkarmalarını da bekliyoruz. Kadın katillerini korumasınlar. Tahrik indirimleri verilmesin. Özgecan Yasası’nı istiyoruz.
CHP Milletvekili Gülay Yedekçi: “Özgecan Yasa teklifini verdiğim zamanda da şuanda da aynı hisler içerisindeyim. Kadınlarımız, çocuklarımız öldürülmesin. Çocuklara tecavüz edip öldüren, kadınları parça parça yaparak öldüren vahşi zihniyet artık iyi hal indiriminden yararlanamasın. 5-6 yaşındaki çocukla evlenilebilir diyen zihniyeti artık yok edelim. Hamile kadın sokakta yürüyemez, mine etek giyiyorsa tecavüzü hak ediyordur diyen zihniyete karşı dur diyoruz ve mücadele ediyoruz. Meclis’te elimizden geldiği kadar erken biçimde bu yasanın bir an önce yasalaşması için elimizden gelen bütün gayreti sarf ediyoruz. Bugün ağlayan analarla dolu olan Anadolu, bugün Özgecan Yasası’nı isteyen kadınların doldurduğu İstiklal Caddesi, her yer aynı. Biz bu kana bu vahşete hayır diyoruz.
Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun: “Bugün kadınlar olarak, kendimizi Türkiye’de var olan ve hepimizin reddettiği bu ölümlü süreci protesto ederek kadın cinayetlerini önümüze koyarak yürüdük. Bizler kadınlar olarak çok iyi biliyoruz ki bu ölümlü sürecin yegane bir müsebbibi var. Seçimler gerçekleşti, ve seçimlerin iptal olması için savaş ortamını yaratan, başkan olmak isteyen Tayyip Erdoğan’dır. Biz bu başkanlık sistemini istemiyoruz. Biz başkanlık sistemini istemiyoruz. Bu savaş ortamını istemiyoruz. Şehit cenazelerinde anneler Tayyip Erdoğan’ı protesto ediyor. Bizler hükümetin derhal kurulması için, Meclis’in işlemesi için kadınlar olarak da peşlerinde olduğumuzu açıkça ilan ediyoruz. Bu erkek egemenliğin ve savaş ortamının sonucu olarak Kevser Ertürk kardeşimizin bedeni gazetelerde sergilenmeye çalışılıyor. Biz bunu reddediyoruz. Bizler tüm evlatlarımızı feda etmeyeceğimizi buradan ilan ediyoruz.