Erkek şiddetinin önlenmesi, cinayetlerin önüne geçilmesi için Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu çok ciddi adımlar atıyor. Platform sendikalar, dernekler, demokratik kitle örgütlerinin bir araya gelmesiyle kurulmuş ve seslerini ilk 2010 yılında gerçekleştirdikleri yürüyüşle duyurmuşlar. ‘Kadınların nefes alıyor olması bile bizim için çok önemli’ diyen yetkililer yaralı olarak ölümden kurtulan kadınlarla hastanelerde buluşuyor. Bir kadının saçının tek teline zarar gelmeyene kadar mücadelelerine devam edeceklerini söylüyorlar.

 

Topluma ve dünyaya, devletin olanaklarının kadın cinayetlerini önlemek için yeterli olduğunu göstermek için çalışıyorlar. Özetle, evrensel adalete uygun düzenleme istiyorlar. Platform adına duruşmalara katılan avukatlar, katillerin ceza indirimleri elde etmek için toprak altındaki kadınlara istediği suçlamayı yapabiliyor, iftira atabiliyor olmasını hayretle izliyorlar. 

 

Platform sayesinde Güldünya Tören’den sonra “Namus ve Töre adına işlenen cinayetler” ile, Ayşe Paşalı’dan sonra “Korunma Kanunu” ile, Kader Erten’den sonra “Erken Yaşta Evlilikler“ ile ilgili yasal düzenleme yapılmış.  

Şimdi ki gündemleri ise Özgecan’dan sonra “Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis”in  yasalaşması. Özgecan Yasası'nın Meclis'te kabul edilmesi için ‘Toplumun vicdanına vermiş olduğu zarar göz önüne alındığında’ ibaresinin tüm kadın cinayetleri dava iddianamelerinde yer alması gerektiğine inanıyorlar. 

 

Duymayanlara hatırlatalım; Change.org’da kadınlara karşı işlenen suçlarda iyi hal durumundan cezai indirimlerin kaldırılması için imza kampanyası başlatıldı. #ÖzgecanYasası-Mert Fırat çok pişman! videosu ile toplumun duyarlılığının artması amaçlanıyor. Kadın, erkek herkesten imza bekliyorlar. Zira tüm kadın cinayetleri toplum vicdanını yaralıyor.

 

Tülin Zengin Millet Gazetesi