Kadın cinayetlerinin durdurulması için Türkiye’nin dört bir yanında mücadele yürüten Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun da yer aldığı Taksim 1 Mayıs kutlamaları AKP hükümetinin yasakçı politikaları nedeniyle yine geçtiğimiz yıllardan aşina olduğumuz görüntülerin yaşanmasına neden oldu.

Kızlarını kaybeden ailelerle, koruma altındaki kadınlarla, Türkiye’nin dört bir yanından gelen kadınlarla “Kadınlar öldürülmesin diye devlet göreve” sözüyle meydana çıkmak isteyen Platform, diğer örgütlerle birlikte polisin gazlı, tazyikli sulu, ses bombalı saldırısına maruz kaldı. “AKP Hükümeti toplumun her kesiminin ortak sorunlarını örgütlenerek 1 Mayıs Meydanı'ndan dile getirmesini, Taksim Meydanı'nın bir mücadele meydanı olmasını ve toplumun bunu benimsemesini hazmedemiyor.” diyen Platform üyeleri hem Şişli hem Beşiktaş tarafından Taksim Meydanı’na diğer örgütlerle birlikte girmeye çalıştı.


Valilik hiçbir masraftan kaçınmamış

İstanbul Valiliği 1 Mayıs’ın bilançosuna dair şunları kaydetti: 26 gözaltı. 3’ü ağır olmak üzere toplam 28 yaralı. 2600’ü başka kentlerden gelmek üzere toplam 22 bin polis, Taksim Meydanına ulaşmak isteyen sendika, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerine saldırdı. 2 bin kapsül gaz bombası, tonlarca tazyikli su kullanıldı.

Kadınları korumak için polis yok

Taksim’de daha önceki yıllarda olduğu gibi 1 Mayıs'ı kutlamak dışında hiçbir amacı olmayanların karşısına 22 bin polis diken Emniyet Müdürlüğü kadınları korumak konusunda 1 polisi bile görevlendirmekten geri durmaya devam ediyor.

1 Mayıs'tan sadece 2 gün önce yine İstanbul’da, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün korumakla yükümlü olduğu Hatice Çıvkınoğlu öldürüldü. Çıvkınoğlu, yaklaşık üç ay önce kendisini rahatsız eden Ziyaettin Kaya hakkında şikayetçi olmuştu. Emniyet Müdürlüğü Kaya’nın sadece ifadesini alıp serbest bıraktı, hiçbir koruma önlemi alma gereği duymadı. Ancak aynı emniyetin, bir kadını hayatta tutmaktan çok daha fazla maliyetli bir organizasyon için çok daha fazla bütçe ayırabildiği ortada.