Anladık, kadınların varlığından rahatsızsınız.
Her fırsatta kadınların bedenlerini hedef alan söylemleriniz, ''Kızlı erkekli'' takıntınız, bizim özgürleşmemizden ne kadar da çok korktuğunuzun bir göstergesi.
Yere göğe sığdıramadığınız ekonominizin çöküş ihtimalinden bile sizi daha çok korkutan tek bir şey var: Kadın.
Her geçen gün bizde deprem etkisi yaratan söylemlerinize bir yenisini daha eklemekten bıkmadınız. Önce kürtajı yasaklamaya kalkıştınız, ardından normal doğum yapan kadını cesur ilan ettiniz, sokakta gezen hamileyi yerden yere vurdunuz, en son da kızlı erkekli aynı merdivenin kullanılmasından rahatsız oldunuz.
Sizin dünyanızda bize yer olmadığından her gün biraz daha emin oluyoruz ve her gün biraz daha yok oluyoruz. Sizin kadınlara yönelik nefret söylemleriniz artıkça öldürülen kadın sayısının arttığının farkında mısınız?
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, Temmuz ayında ikisi trans olmak üzere 18 kadın öldürüldü. Mayıs ve Haziran ayında bu sayı 16 idi. Çarpıcı olan ise, kim tarafından öldürüldüğü bilinmeyen kadınların oranındaki artış oldu. Temmuz ayında katilleri bilinmeyen kadınların oranı yüzde 28 ile rekor seviyeye ulaştı. Şüpheli ölüm oranı ise yüzde 6 olarak gerçekleşti. Taciz ve tecavüz vakaları gözle görülür biçimde artarken, çoğu vakanın zanlısı yakalanamadı.
Anlayacağınız Gezi Parkı'nı koruyan polisleriniz Temmuz ayında da kadınları korumayı başaramadı. Dahası siyasetçileriniz sözleriyle kadınları öldürdü.
Başbakan Erdoğan'ın Gezi olaylarının gölgesinde kalan ''Hangi anne baba, kızının birinin kucağına oturmasını ister?'' sözü sizce de namus cinayetlerine bir "sebep" daha ekler nitelikte değil mi?