Olay, 13 Ağustos'ta saat 03.00’da Gürsel Mahallesi Yücel Sokak’ta bulunan 2 katlı bir binanın birinci katında meydana geldi. Eşi Kübra Kalaycı'yı tabancayla vurduktan sonra, Kübra Kalaycı'nın 41 yaşındaki annesi Yasemin Demir'i ve Yasemin Demir'in eşi Agah Demir'i de tabancayla vurarak öldürdü. Ağır yaralı 3 aylık hamile 17 yaşındaki Kübra Kalaycı ise olay yerindeki ambulansla Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Kübra Kalaycı burada yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi.

Olay sırasında odasında uyuyan ve silah sesleri üzerine gizlice dışarı kaçan 12 yaşındaki F.K. saldırıdan kaçarak kurtuldu. F.K. polis tarafından ifadesi alınmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğine götürüldü. 

Şiddete boyun eğmediği için öldürüldü
Bir yıl önce evlenen Erkan İhsan Engin, 17 yaşındaki eşi Kübra Demir ile şiddetli geçimsizlik yaşadığı ve Kübra Demir'in eşinden gördüğü şiddet sebebiyle annesi Yasemin Demir'in evine sığındığı biliniyor. Kendi hayatına dair bir karar veren ve şiddete boyun eğmeyen Kübra Kalaycı, Erkan İhsan Engin'in "eve dön" çağrısını yanıtsız bırakınca 3 aylık hamileyken öldürüldü. 

Bir aileyi katletti, intihar etti
Erkan İhsan Engin, eşi Kübra Kalaycı ve ailesini katlettikten sonra başına tek el ateş ederek intihar etti ve öldü. Alınan ifadelerinin ardından gözaltında tutulan Engin'in babas ve amcasının adliyeye sevk edileceği öğrenildi

Korumak istediğiniz aile, korumadığınız kadınla katledildi
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kadın cinayetlerini önlemeye yönelik hiçbir adım atmayıp, bunun üzerine kadın cinayetlerinin azaldığını iddia ederken "aile bütünlüğünü" korumaya yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Boşanmanın önünü almak için çiftleri terapilerle ikna etme çalışmalarını başlatan Bakanlık, öldürülen her kadında olduğu gibi Kübra Kalaycı cinayetinde de kadının ayrılmak ya da boşanmak istediği için öldürüldüğü gerçeğini görmezden gelmeye devam ediyor. 

"Hamile kadını" koruyamadınız
Kadın bedeni üzerinden siyaset yapan ve kadınların hiçbir sorununa çözüm üretmeyen Başbakan Erdoğan, "5 çocuk yap" dediği kadınları dahi korumuyor. Başbakan, karnında bebeğiyle, 3 aylık hamileyken vurularak öldürülen Kübra Kalaycı'nın cinayetine karşı suskunluğunu koruyor.

Kadınlara adalet için devlet göreve
Kadın cinayetlerinin önlenmesi için kadınlara yaşarken gerekli korumayı sağlamak ve hayattan koparılan kadınların katillerine hak ettikleri caydırıcı ağır cezaları vermek gerekiyor. Daha önce "kadın katillerine indirim yok " diyen Yargıtay'ın sözünü tutmayıp adaletin tecelli etmesini engellediği ve kadın cinayetlerinin önünü açtığı gibi; AKP hükümeti de kadınları korumayarak, kadınları erkekler tarafından bir hedef haline getiriyor.

Her yer kadın, her yer cinayet 
Devlet, her gün göz göre göre işlenen kadın cinayetlerine kayıtsız kalmaya devam ederken, bir yandan da halka yönelik saldırılarını sürdürüyor. Gezi Direnişi sürecinde halka saldırmak üzere on binlerce polisi seferber eden AKP hükkümeti, bir kadını korumayı çok görüyor.

Muhalif her türlü ayaklanmayı bastırmak adına devletin tüm organlarını kullanan Başbakan, kadın cinayetleri söz konusu olduğunda suskun kalmayı tercih ediyor. Her yer kadın, her yer cinayet fakat her yer mücadele de yürüyor. Öldürülen her bir kadının hesabı sorulmaya devam ediliyor.

Kadınların etkin bir şekilde korunması ve kadın katillerine caydırıcı cezaların verilmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak, Türkiye'de her gün 4 kadının öldürüldüğü günümüzde AKP hükümetinin zorunluluğu halini almıştır.