21 Ağustos akşamı Hüseyin ve İlknur Turgut arasında çıkan tartışma kavgaya dönerken Hüseyin Turgut, kapıyı kilitleyip İlknur Turgut'a şiddet uygulamaya başladı. İlknur Turgut'un kaburgalarında ezilme, başında şişlik, yüzü, gözü, ayakları ve bacaklarında da yaralar oluştu.

Şiddetin sonu hastane oldu
Bağırarak yardım isteyen İlknur Turgut'un çığlıklarını duyan komşuları polisi arayarak yardım istedi. Polislerin geldiğini siren sesinden anlayan Hüseyin Turgut, şiddet uyguladığı İlknur Turgut'u, "Dövdüğümü söylemeyeceksin, şikayetçi olmayacaksın, yoksa seni bitiririm" diyerek tehdit etti. Kapısı kilitli eve çilingir yardımıyla giren polisler, kanlar içinde banyoda buldukları İlknur'u ambulansla Ceyhan Devlet Hastanesi'ne kaldırttı. İlknur'un açılan kaşına dikiş atıldı ve yaraları pansuman edildi. Kaburgalarındaki ezilme nedeniyle de korse takıldı. 

Kadına şiddet yine cezasız kaldı
Hüseyin Turgut gözaltına alınırken, İlknur Turgut onun tehditlerinden korktuğu için şikayetçi olmadı. Emniyetteki ifadesinde Hüseyin Turgut, işi ile aralarında her evde olabilecek bir tartışma olduğunu söyledi ve serbest bırakıldı. 

Hastanedeki 1 günlük tedavin ardından taburcu olan ancak aldığı darbelerle geçici olarak yürüyemez hale gelen İlknur Turgut ise, yakınlarının yardımıyla Ceyhan'dan kaçarak Adana'da bulunan ailesinin yanına sığındı.

Korunma talebinde bulundu, şikayetçi oldu
Annesi Nahide Çiftçi ile birlikte tekerlekli sandalye ile Adana Adliyesi'ne getirilen İlknur Turgut, eşinin cezalandırılması, kendisine yaklaşmaması ve koruma verilmesi için savcılığa suç duyurusunda bulundu. İlknur Turgut, boşanmak için de Aile Mahkemesi'ne dilekçe verdi. Savcılığın talimatıyla Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderilen İlknur Turgut, şiddet gördüğüne dair rapor aldı. 

Eşi Hüseyin'in telefonla arayarak kendisini ölümle tehdit ettiğini söyleyen İlknur Turgut, "Son gece beni sabaha kadar dövdü. Evin içinde sürükledi, bıçakla boynumu ve elimi kesti. Beni öldüreceğini söylüyor. Korkuyorum. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Beni devlet korusun" dedi.

Savcılık, suç duyurusu üzerine soruşturma başlattı.

Başka Beyazlar olmasın, İlknur korunsun
Türkiye'de birçok kadın korunmadığı için öldürülürken, İlknur Turgut'un korunma talebi kolluk kuvveleri tarafından dikkatte alınmalıdır. 10 Ağustos günü Tarlabaşı'nda Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü'ne sadece 150 metre uzaklıkta 27 yerinden bıçaklanarak öldürülen Beyaz Bal da defalarca karakola giderek korunmak istemiş ancak polis Beyaz'ı korumayarak ölüme terk etmişti.

Bir gece boyunca canice dövülerek yürüyemeyecek hale getirilen İlknur Tugut, eşinden sürekli olarak aldığı tehditlerin sonunda korunma talebinde bulundu. "Devlet beni korusun" diyen İlknur Turgut, şiddete boyun eğmeyip eşine boşanma davası açarak şimdi yaşam mücadelesi veriyor.

İlknur Turgut'un yardım çığlığı tüm sorumlulara ulaşsın : Devlet, İlknur'u korusun.