Platform Bursa'da ailelerle yürüdü
9.11.2013
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Bursa'da 10 gün önce kocası tarafından öldürülen Çiğdem Bilici'nin ailesiyle birlikte yürüyerek: "Çiğdemler ölmesin, anneler üzülmesin" dedi.

Bursa’da saat 15.00’de Altıparmak Stadyumu’nda toplanan kadınlar Şehreküstü Fomara Meydanı’na yürüyerek bir saatlik oturma eylemi gerçekleştirdi. Yürüyüşe 10 gün önce boşanmak istediği için öldürülen Çiğdem Bilici’nin ailesi ve yakın akrabaları da katıldı.

 

Genciyle yaşlısıyla işçisiyle emeklisiyle yol üzerinde yürüyüşe başlayan kadınları polis engellemeye çalıştı. Zorla kadınları itmeye çalışan polise kadınların cevabı netti: “sizin korumadığınız kadınların aileleri burada. Bizi engellemeye çalışacağınıza kadınları koruyun. Bu kadınlar öldürülürken neredeydiniz?” dedi. Polis yürütmemekte ısrar edince öldürülen Çiğdem Bilici’nin yengesi de polisin karşısına geçerek: “benim canım yandı, siz korumadınız kızımı şimdi de bizi yürütmek istemiyorsunuz” diye tepki gösterdi. Polisin kadınları ve aileleri engellemeye çalışması yetmiyormuş gibi bir de “şov yapıyorsunuz” diyerek acılı aileleri daha da yaraladı. Fakat ailelerin ve toplumsal basıncın etkisiyle yolu açmak zorunda kaldı.

 

Yürüyüş esnasında çevreden oldukça ilgi ve alkış gören kadınlar; ‘devlet nerede?’ diyenlerin işte bu sokaklarda, öldürülen kadınlar için hesap sorduğunu belirtti. Kadınları korumak için hiç polisim yok diyen devletin, konu kadınların yaşam alanı olunca tüm polislerini seferber ettiğini söylediler.

 

Fomara Meydanına ulaşan kadınların bir saatlik oturma eylemine çevreden geçen insanlar da destek verdi. Oturma eylemi sırasında konuşma yapan Çiğdem Bilici’nin kardeşi Şeydanur Bilici; ablasının korunmadığı için öldürüldüğünü anlattı ve ablasının koruma memurunu haftada 2 kez ayağına gidip ‘ben hayattayım’ diyerek imza verdiğini söyledi. Yine Bilici’nin yengesi Selma Hanım da konuşma yaparak böyle bir şeyin kabul edilebilir bir şey olmadığını vurguladı.

 

Platform adına konuşma yapan Platform Bursa Temsilcisi Elif Karan, Ekim ayında 19 kadının öldürüldüğünü görmeyen devletin gençlerin evlerde nasıl kaldığını görmeye çalıştığına dikkat çekti. Sonuna kadar ailelerle birlikte mücadele vereceklerini söyleyen Karan, kadınların korunması için devleti göreve çağırdı.

 

Basın açıklamasını okuyan Gülsen Çakır ise hükümetin tüm kadın ve gençlik düşmanı politikalarından tek tek hesap soracaklarını vurgulayarak: “Başbakanın açıkladığı demokratikleşme paketinden kadınların yaşam haklarına yönelik hiçbir düzenleme çıkmadığı gibi AKP hükümetinin son zamanlarda uyguladığı, kadına yönelik düşmanca tavır, kadını rencide edici ve dışlayıcı söylemleri. Erkek egemen toplumumuzda erkeklere daha fazla cesaret vermiş ve bu anlamda kadına yönelik şiddet artarak önlemez bir hal almıştır. 

 

Kadın cinayetlerini görmezden gelen, şiddeti ve tecavüzü suç kapsamında bile saymayan, üniversitede okuyan gençleri evliliğe teşvik etmek için banka kredileri ile kampanyalar düzenleyen AKP hükümeti kızlı erkekli kalınan öğrenci evlerine müdahale etmeyi planladığını açıklıyor. Kadınları korumak için yeterince polisimiz yok diyen hükümet öğrenci evlerini denetlemek için tüm imkanlarını seferber edeceğini bildiriyor.

 

Ancak sizlerde şunu çok iyi bilin ki; kadınların öldürülmeden önce korunması, kadın katillerinin müebbet hapis cezası ile yargılanması ve kadını hedef gösteren politikaların durdurulması için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Kadın cinayetlerinin azmettiricisi hükümet ve politikacılardan tek tek hesap soracağız.” dedi.

 


  • YAZAR
  • Editor