Kasım 2016 Verileri
2.12.2016
Akranlar arası ilişkilerin tehditlerle baskılanmaya çalışılması ile 17 yaşındaki Mihriban okuldan alınma kararı ölümüne sebep oldu. Önergedeki maddenin "kültürel kodlar" bahanesi ile genç insanların hayatlarını karartacak biçimde, onların dışında yetişkinlerin bağnazlıklarına göz yumulmaya çalışılması yeni Mihribanların olmasına yol açacaktır. Bunu da önleyecek tek şey evrensel kodlara dayalı akran hukukunu geliştirmektir. Çocuklar ile ilgili yapılacak her türlü düzenlemede Çocuk Koruma Kanunu ve Lanzarote sözleşmesi esas alınmalı, çocuğun yüksek yararı gözetilmelidir.

KASIM AYINDA 100’Ü AŞKIN ÇOCUK İSTİSMARA UĞRADI

 AKP Hükümeti “babalar mağdur” diyerek geçirmeye çalıştığı önergelerle çocuk istismarının ve erken yaşta evliliklerin önünü açmayı hedefliyor, Kasım ayında çocuk istismarı Ekim ayındaki sayının 3 katını geçti.  Basından aldığımız haberlere göre Kasım ayında en az 100 çocuk istismara uğradı. (En az diye belirtmemizin sebebi, Gerger İmam Hatip lisesinde olduğu gibi net sayının saklanmaya çalışılması, yayın organlarında gizlenmesi ve bu ay 6 okulda birden fazla çocuğun istismar edilmesinden kaynaklıdır.) Adıyaman Gerger İmam Hatip Lisesi’nde 30 diye duyurulup, AKP sadece olayın üstünü örtmek için basın susturulmaya çalışırken, 76 çocuğun istismara uğradığı açığa çıktı. Yine bu ay Çanakkale’de bir İmam Hatip Ortaokulunda bir öğretmen öğrencisini taciz etti. Kadıköy’de bir okulda kantinci kız öğrencilere yönelik fiili ve sözle tacizde bulundu. Tokat’ta kız lisesinde okul müdürü tarafından taciz edilen 5 öğrenci şikayette bulundu. Alanya’da bir din öğretmeni odasında öğrencisine fiili tacizde bulundu. Güvenlik kamera kayıtlarının olmadı bir kreşte, 3 ile 5 yaş arasında değişen çocuklara eğitmeni tarafından cinsel istismarda bulunulduğu ortaya çıktı.

AKP’nin evrensel çocuk haklarına aykırı bir şekilde çocuk istismarını ve erken yaşta zorla evliliği kapsayacak bir önergeyi bir gece de geçirmeye çalışması, çocukların ölümüne yol açıyor. İzmir’de 9 yaşındaki çocuk, kendisini taciz eden kişiyi görme korkusundan kalp krizi geçirip öldü, yine Kahramanmaraş’ta 8 yaşındaki bir çocuk aynı sebeple intihara kalkıştı. Çocukları çözümsüzlüğe hapsetmeye çalışan, geleceğini ellerinden almaya, hayatlarını karartmaya çalışan bu “utanç önergesi” kadınların mücadelesi sayesinde iptal ettirildi.

Akranlar arası ilişkilerin tehditlerle baskılanmaya çalışılması ile 17 yaşındaki Mihriban okuldan alınma kararı ölümüne sebep oldu. Önergedeki maddenin “kültürel kodlar” bahanesi ile genç insanların hayatlarını karartacak biçimde, onların dışında yetişkinlerin bağnazlıklarına göz yumulmaya çalışılması yeni Mihribanların olmasına yol açacaktır. Bunu da önleyecek tek şey evrensel kodlara dayalı akran hukukunu geliştirmektir. Çocuklar ile ilgili yapılacak her türlü düzenlemede Çocuk Koruma Kanunu ve Lanzarote sözleşmesi esas alınmalı, çocuğun yüksek yararı gözetilmelidir.   

 

Kadınlar cinsel şiddete maruz kalıyor, ölümle burun buruna geliyor   

Kendi hayatlarına dair karar vermek isteyen kadınlar işkencelere maruz kalıyor, ölümle burun buruna geliyorlar. İzmir ilinin Kiraz ilçesinde, boşanmak üzere olduğu eşi tarafından 18 farkı bölgesinden bıçaklanan Öznur Aktaş ağır bir şekilde yaralandı, hayati tehlikesinin devam ediyor. Kocaeli’de N.A. imam nikahlı olduğu R.A. tarafından kaburgaları kırılarak işkence edilip, cinsel organına kezzap dökülerek yarı baygın halde babasının evinin önüne bırakıldı.

Kadınlar iş yerlerinde, evlerinde, kamu alanlarında, okullarında, toplu taşıma araçlarında cinsel şiddete maruz kalıyorlar. Kasım ayında geçtiğimiz aya oranla cinsel şiddet değişmedi, bu ay 19 kadına cinsel şiddet uygulandı. Cinsel şiddete maruz kalan kadınların yaşı 16 ile 30 yaş arasında değişmekle birlikte, bu ay 2 engelli kadına tecavüz edildi. Cinsel şiddeti önlemeye yönelik hiçbir uygulamanın yapılmaması, bu suçun devam etmesine sebep oluyor, bunu yine Kasım ayı verileriyle de görebiliyoruz: Ankara’da taciz nedeniyle girmiş olduğu cezaevinden çıkan İ.A., 24 saat dolmadan bir kadına tecavüz etti, başka bir kadına tecavüz giriminde bulundu. Gaziantep’te ortaokulda okul müdürü, kadın öğretmenleri taciz ettiği için “başka bir okula öğretmen olarak atandı”.

Trans kadınlara yönelik gerici ve transfobik söylem ve uygulamalar devam ediyor. İzmir’de Yeni Asır gazetesinin “işgalci” diye tanımladığı trans kadınlara, ertesi gün polis hiçbir neden yokken kimlik kontrolü ve GBT uygulamasında bulundu.

2016 yılının OHAL döneminde kadın cinayetlerinin artarak devam etmesine şahit oluyorduk. AKP Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadın düşmanı politikaları ve bu yönde söylemleri devam ederken, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü ile beraber bu ay kadınlarında söz sahibi olduğu, bunu mücadelesiyle meydanlarda dile getirdiği bir ayı geride bıraktık. Kadın cinayetleri OHAL koşulları altında artması beklenirken kadınların mücadelesi sonucunda geriletildi. Bu ay 28 kadın kardeşimiz öldürüldü. Kasım ayında kadın cinayetinin en çok oluğu iller: Konya 4; Adana 3; Gaziantep, Hatay, Balıkesir ve İstanbul’da 2 kadın öldürüldü.

 

Devlet kadınları değil, katilleri koruyor

6284 sayılı koruma kanunu uygulanmıyor, devlet kadınları korumuyor. Öldürülen kadınların koruma altında olup olmadığının %100’ünün tespit edilemiyor olması bunun bir göstergesidir. Konya’da Filiz’i öldüren eski eşinin gözaltına alınırken “ kadın hakları diye bir şey yok” diye bağırabilmesi de AKP Hükümeti’nin açıkça katilleri koruduğunun bir göstergesidir.

 

Kadınlar kendi hayatlarına dair karar verebilmek istiyor

Kadınların yüzde 75’i en yakınları tarafından, türlü bahanelerle öldürülüyor. Kadınların yüzde 35’i kendi hayatına dair karar vermek istediği için, yüzde 8’i boşanmak ve ilişkisini sonlandırmak istediği için, yüzde4’ü tecavüze direndiği için öldürülürken, Eskişehir’de Selime “telefonlarını açmadığı için” kocası tarafından öldürüldü. Devlet kadınları korumadığı için, Konya’da Gülşan kızını eski kocasından korumak isterken öldürüldü. 

 

 

Kadınlar türlü işkencelerle öldürülüyor

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin IŞİD zihniyetine göre hareket etmesi, “adam gibi ölmek” gibi kadın düşmanı söylemlerden geri durmaması kadınların türlü işkencelere maruz kalmasına sebep oluyor. Kasım ayında kadınlar darp edilerek, 7. Kattan aşağı atılarak, zehirlenerek, yakılarak öldürülürken; yüzde 32’si ateşli silahla yüzde 24’ü kesici aletle öldürüldü. 

 
 
Kadın cinayetlerinde yaş aralığı düşüyor
Kasım ayında öldürülen kadınların yüzde 22’si 25 yaşın altında. Kadınlar çocuklarının gözleri önünde, çocuklarıyla beraber öldürülürken Kasım ayında 25 çocuk annesiz kaldı. OHAL döneminde her ay kız çocuklarının da öldürülmesine şahit olduğumuz gibi yine bu ay da Hatay’da 2 yaşındaki Rojda babası tarafından zehirlenerek öldürüldü.  Öldürülen kadınlardan yüzde 36’sı evliyken, 2 kadın imam nikahlı eşi tarafından öldürüldü. 
 
 
 
 
Kasım ayında kadın cinayetinin bir nebzede olsa geriletebiliniyor olması bizlere gösteriyor ki, kadınların mücadelesiyle ve kadına yönelik her tür hak ihaline karşı mücadele eden kadınların söz sahibi olduğu bir ülkede kadın cinayetlerini durdurmak mümkün.