2022 Haziran Raporu*
Haziran Ayında 31 Kadın Cinayeti, 22 Şüpheli Kadın Ölümü
Türkiye’de kadın cinayetlerini durdurma mücadelesi 12 yıldır devam ediyor. Platform olarak, ihtiyacı tespit ettiğimiz 2010 yılından itibaren kadın cinayeti verilerini kamuoyuna açıklıyoruz. İçişleri Bakanlığı ise kaç kadının, neden, nasıl, kim tarafından öldürüldüğünü açıklamak yerine, kadın cinayeti verilerinin yanlış hazırlandığını söyleyerek gerçekleri çarpıtıyor. Kadın cinayeti ve şüpheli kadın ölümleri gerçekliğini açıklamakla birlikte, kadın cinayetlerini durdurmak için somut çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi de devletin görevidir. Bu görevin yerine getirilmesi için de ilgili tüm bakanlıkların, tüm mekanizmaların harekete geçirilmesi için mücadeleye devam edeceğiz.
11 kadının hayatına dair karar almak istemesi bahanesiyle öldürüldü
Bu ay 31 kadın cinayeti işlenmiş, 22 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. Öldürülen 31 kadından 18’inin hangi bahaneyle öldürüldüğü tespit edilemedi, 11’i boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak istemesi bahanesi ile, 2 kadın ise ekonomik bahanelerle öldürüldü. 18 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucudur. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor.
İllere göre Haziran ayının kadın cinayetleri verileri ise şöyle:
KADIN CİNAYETLERİ
|
Hasibe Akbaş
|
İrem Evren
|
Hatice Birsen
|
Yıldız Yazıcı
|
Özlem Dursun
|
Stalina Luisa
|
Gamze Akçam
|
Sevil Kutlu
|
Emel Evbakan
|
O. D.
|
Selda Muti
|
Beyhan Su Muti
|
Cansu Sezer
|
Ayşecik Dağıstanlı Ceylan
|
Hatice Barış
|
Yasemin Öztürk
|
Nazlı Evra Öztürk
|
Kübra Açar
|
Hasbike Güngör
|
Aysel Bozkurt
|
Nurten Demirbağ
|
Keremet Nyshanova
|
Rabia Aydınlı
|
Sevim Özdemir
|
Selin Alpay
|
Duru Sıla Alpay
|
Ummuhan Yurtseven
|
Nilgün Söken
|
Ömür Yıldırım
|
Şengül Kaya
|
Suna Bingöl
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ŞÜPHELİ KADIN ÖLÜMLERİ
|
S. A.
|
Aylin Arslan
|
Kezban Sakcak
|
Aida Megomedova
|
Emine Betül Çırak
|
Havva Kasal
|
Havva Ceylan
|
Elif Akıllı
|
Nahide Yoğurt
|
Sercan Köseoğlu
|
Yonca Türkman
|
Ayşe Karaca
|
Bahtiser Erdoğan
|
Nargıza Zhakupova
|
Songül Yılmaz
|
*
|
Haniyeh Mousavifard
|
Hatice Arslan
|
Havva Kasal
|
Ebru Yaşar
|
Leyla Aksu
|
Emine El Ali
|
|
|
|
Her biri birer yaşam olan kadın kardeşlerimizin isimlerini sizinle paylaşmak isteriz:
KADIN CİNAYETLERİ
|
Adana
|
1
|
Ankara
|
2
|
Antalya
|
2
|
Balıkesir
|
2
|
Batman
|
1
|
Bursa
|
1
|
Denizli
|
1
|
Edirne
|
1
|
Erzurum
|
1
|
Giresun
|
1
|
Isparta
|
1
|
İstanbul
|
4
|
İzmir
|
2
|
Kayseri
|
1
|
Kütahya
|
1
|
Malatya
|
1
|
Manisa
|
1
|
Muş
|
1
|
Rize
|
1
|
Tekirdağ
|
1
|
Zonguldak
|
3
|
Van
|
1
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ŞÜPHELİ KADIN ÖLÜMLERİ
|
Afyonkarahisar
|
1
|
Antalya
|
2
|
Bursa
|
2
|
Çorum
|
1
|
Denizli
|
4
|
Edirne
|
1
|
Eskişehir
|
1
|
Gaziantep
|
2
|
Hatay
|
1
|
Isparta
|
1
|
İstanbul
|
4
|
İzmir
|
1
|
Malatya
|
1
|
|
|
|
|
Kadınlar kimler tarafından öldürüldü?
Haziran ayında öldürülen 31 kadının 10’u evli olduğu erkek, 2’si eskiden birlikte olduğu erkek, 7’sı birlikte olduğu erkek, 1’i eskiden evli olduğu erkek, 1’i oğlu, 4’ü babası, 1’i akrabası ve 3’ü tanıdığı öldürülmüştür. 2’sinin faille yakınlığı tespit edilememiştir. Bu ay kadınların %32’si evli olduğu erkek tarafından öldürüldü.
Kadınlar en çok evlerinde öldürüldü
Kadınların 23’ü evinde, 2’si sokak ortasında, 1’i ıssız bi yol kenarında ve 1’i rüzgar türbini arazisinde öldürülmüştür. 4 kadının nerede öldürüldüğü tespit edilememiştir. Bu ay öldürülen kadınların %74’ü evlerinde öldürüldü.
Kadınlar en çok ateşli silahlar ile öldürüldü
Bu ay öldürülen kadınların 17’si ateşli silahlarla, 6’sı kesici aletlerle, 4’ü boğularak, 1’i darp edilerek ve 1’i yakılarak öldürüldü. 2 kadının ise nasıl öldürüldüğü tespit edilemedi.
Kadınların çalışma durumu hala tespit edilemiyor
Kadınların çalışma durumlarını tespit etmek ise çok zor. Önemli olan bu verinin de basın mensupları tarafından dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. TÜİK’in açıkladığı verilere göre, ev işleriyle meşgul olduğu için işgücü dahil sayılmayan kadınların sayısı 10 milyon 35 bin. TÜİK’e göre işgücüne dahil sayılmayan kadınların sayısı yılın ilk çeyreğinde (Ocak-Şubat-Mart) 21 milyon 390 bin. TÜİK’in verileri bu şekilde açıklaması, kadın işsizliğinin gerçek boyutunun üzerini örtmeye çalışmaktır. Çalışma hayatına alınmayan ya da istihdamdan uzaklaştırılan kadınlar toplumda oluşan toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, şiddet ve kadın cinayetleri tehlikelerine karşı daha korunmasız hale gelmektedir. Bu ay ulaşılabilen veriye göre öldürülen kadınların 5’inin bir işyerinde çalıştığı, 5’inin çalışmadığı bilinmektedir. 21 kadının çalışma durumu ise bilinememektedir.
İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmeyeceğiz!
İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle çekilinmesi üzerine bu kararının iptali için açılan davaların duruşmaları Haziran ayında da devam etti. 7, 14 ve 23 Haziran 2022’de görülen duruşmaların her birine Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri olarak gönüllü avukatlarımız ile katıldık. Platform temsilcilerimizden Esin İzel Uysal, Giresun Barosu yetkilendirmesi ile Yargıda Cinsiyetçilik Raporumuzdan örnekler vererek savunma yaptı. Bütün duruşmalara Türkiye’nin dört bir yanından katılan kadınların, 23 Haziran’daki son duruşmada Danıştay bahçesinde açıklama yapması kolluk kuvvetleri tarafından engellendi. Yapılan her duruşma sonunda Danıştay savcıları İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptalini talep etti.
Adli tatil öncesi 20 Temmuz’da açıklanacak olan Danıştay kararının takipçisi olacağız. Alınan karar ne olursa olsun İstanbul Sözleşmesi’ni yaşatmaya devam edeceğiz!
1 Temmuz 2021 tarihinde İstanbul Sözleşmesi yürürlükten kaldırılmıştı. Bu geçen 1 yılda 259 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 239 kadın ise şüpheli bir şekilde ölü bulundu.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı sözleşmeden çekilmeye gerekçe olarak “Türkiye’nin toplumsal ve ailevi değerleriyle bağdaşmayan eşcinselliği normalleştirmeye çalışan bir sözleşme” olduğunu söylemişti. Aradan geçen bir yılda bunun nasıl bir bahane olduğunu görüyoruz. Haziran ayında gerçekleşen 5 kadın cinayetinde kadınlar, çocuklarıyla birlikte öldürüldü. Emine El Ali, 4 yaşındaki çocuğuyla yol kenarında bıçaklanarak öldürülmüş olarak bulundu. Evli olduğu Mustafa Mustafa gözaltına alındı. İzmir’de ise Duru Sıla Alpay ve Selin Alpay babaları tarafından öldürüldü. Korunmaya çalışan, kutsal sayılan “aile yapısı” kadınları ve çocukları korumazken, İstanbul Sözleşmesi koruyor. İstanbul Sözleşmesi’ne göre eğer bir çocuk şiddete tanık oluyorsa, şiddet mağdurudur. Bu ülkede çocuklar sadece şiddete tanık olmuyor; anneleriyle birlikte öldürülüyorlar. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 6. maddesi çocuğun temel yaşam hakkını tanımlamaktadır ve devletler çocukları korumakla yükümlüdür. Daha fazla çocuğun öldürülmesine izin vermeyeceğiz! İstanbul Sözleşmesini, Çocuk Hakları Sözleşmesini ve Lanzorate Sözleşmesini etkin uygulayın!
Gökkuşağı Değil Ayrımcılık Suç!
Her yıl Haziran ayında düzenlenen Onur Ayı ve Yürüyüşü, bu sene de hak ihlallerine ve baskılara sahne oldu. Türkiye’nin dört bir yanında düzenlenmek istenen etkinlikler, yürüyüşler, piknikler ve basın açıklamaları engellenmek istendi. Birçok valilik “genel ahlakı korumak” bahanesiyle yürüyüş ve eylem yasağı getirdi. Onur ayı etkinliklerine yasak ve engel getirilen yerlerden başlıcaları; ODTÜ, Çanakkale, İstanbul, Muğla, Gaziantep, Eskişehir, İzmir… Tüm bu yasak ve engellemelere rağmen LGBTİQ+ Meclisleri olarak yürüyüşümüzü yapmak için sokaklardaydık. Ancak 373 LGBTİQ+ polis tarafından gözaltına alındı. Kolluk kuvvetlerine soruyoruz! Haklarını arayan ve savunan insanlara gösterdiğiniz bu tutumu, öldürülen, şiddet gören, tehdit edilen LGBTİQ+’lar için de gösteriyor musunuz? Biz tehdit altındaki LGBTİQ+’lara nasıl davrandığınızı İstanbul Üniversitesi’nde gördük.
İstanbul Üniversitesi’nde ise piknik etkinliği düzenlemek isteyen LGBTİQ+’lar radikal görüşlü gerici bir grup tarafından linç tehditlerine ve baskılara maruz bırakıldı. Bu arada ise polis toplanan gerici grubu engellemek için hiçbir çaba göstermedi.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen her LGBTİ+ özgürce yaşayana dek mücadelemiz asla bitmeyecek! Cinsel kimliğe, cinsel yönelime karşı ayrımcılığa son vereceğiz!
Kadınlar Öldürülüyor, Failler İndirim Alıyor
Pınar Gültekin’in, Cemal Metin Avcı tarafından vahşice öldürülmesiyle ilgili davada fail Cemal Metin Avcı için “ağırlaştırılmış müebbet” cezası verildi. Daha sonra mahkeme “haksız tahrik” olduğuna kanaat getirdi ve cezayı 23 yıla indirdi. Cinayete yardım etmekten ve dellilleri yok etmekten yargılanan tüm sanıklar beraat etti. Gültekin ailesinin avukatları istinafa taşıyacaklarını belirtti. Sadece failin beyanına dayanan ve tek niyeti indirimden yararlanmak olan Cemal Metin Avcı’nın ifadeleri ile haksız tahrik olduğuna karar veren mahkeme, birini boğup, hala hayattayken yakmak ve varile koyup üstüne beton dökmenin “canavarca hisle ve tasarlayarak cinayet” olmadığına da karar verdi. Mahkeme burada faile “haksız tahrik” indirimi vererek sadece Cemal Metin Avcı’ya ödül değil, potansiyel faillere de cesaret vermiş oldu. Oysa İstanbul Sözleşmesi’nin 45. maddesinde belirtilen “Orantılı ve caydırıcı cezalarla cezalandırılması için gerekli yasal veya diğer tedbirleri alacaklardır.” maddesi uygulansaydı, faile “haksız tahrik” indirimi verilemezdi. Çünkü İstanbul Sözleşmesi failleri değil kadınları ve çocukları korumaktadır. Gültekin ailesinin avukatı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Başsavcılık, Cemal Metin Avcı’ya yardım ettiği iddia edilen şüpheliler hakkında delilleri gizlemek gerekçesiyle cezalandırılmalarını talep etti. Ayrıca Cemal Metin Avcı’ya verilen indirimin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtildi.
Pınar Gültekin davasının takipçisi olmaya devam edeceğiz! Yargının erkek egemen tutumuna son vereceğiz!
6284 ve Sonuçları
Şiddet uygulayanlara uzaklaştırma, yakın koruma gibi birçok tedbiri düzenleyen; kadınları maddi olarak güçlendirmekten kimlik bilgilerinin değiştirilmesine kadar birçok hak tanıyan ve kadın örgütlerinin yıllarca süren mücadelesi sonucu yürürlüğe giren 6284 sayılı kanun etkin uygulandığı takdirde kadınları koruyor. Kadınları korumak ve şiddeti önlemek için getirilen 6284 sayılı kanun yasalaşması İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasının ardından mümkün olabilmiştir.
Evli olduğu Zeynep Erdoğan’ı bıçaklayarak öldüren ve Zeynep’in oğlunu da darp edip domuz bağı ile bağlayarak bodruma kilitleyen Mehmet Erdoğan’ın davası görüldü. Cezada tahrik indirimi uygulanmasını isteyen faile mahkeme hiçbir indirim hükmü uygulamadan ağırlaştırılmış müebbet ve 25 yıl hapis cezası verildi.
Çanakkale’de yaşayan İlknur Kuloğlu sürekli şiddet uygulayan, boşanma aşamasında olduğu ve hakkında uzaklaştırma kararı bulunan İlker Mustafa Kuloğlu tarafından evinde dövülmüş, tecavüze uğramış, "Yanımda zehirli bir şırınga var" tehdidiyle kaçırılmıştı. "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', "Cinsel saldırı" ve "Kasten yaralama" suçlamalarıyla çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bu ay yine İlknur’un evini basan İlker Mustafa Kuloğlu İlknur’u ikinci kez kaçırdı. Yakınlarının ihbarıyla İlknur Kuloğlu bulundu ancak fail yakalanamadı.
Boşanma aşamasında olduğu Uğur Kurban tarafından öldürülen Hatice Kurban davasında Yargıtay verilen “haksız tahrik indirimini” az bularak kararı bozdu.
İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6824’ün tam ve etkin uygulanmasının kadınlar için ne kadar hayati olduğunu tüm bu örnekler göstermektedir. Kadınların etkin korunması için tedbir kararları uygulanmalı, süreç takip edilmeli, devletin tüm birimleri kadınların haklarını korumalı ve görevini yerine getirmeyen kamu görevlileri cezasız kalmamalıdır.
Şüpheli kadın ölümleri derhal aydınlatılmalıdır
Antalya’da 40 yaşındaki 2 çocuk annesi hasta bakıcı Bahtiser Erdoğan, evinde vurulmuş halde bulundu.
Gaziantep’te yol kenarındaki minibüste 41 yaşındaki Emine El Ali ve 4 yaşındaki oğlu ölü bulundu. Emine’nin çıplak halde olduğu ve vücudunda bıçak ve darp izleri olduğu ve yakındaki bir akaryakıt istasyonunda bulunan evli olduğu Mustafa Mustafa’nın gözaltına aldığı öğrenildi.
Hatay’da 25 yaşındaki Aylin Arslan, sokakta ölü olarak bulundu. Güvenlik kameralarından Aylin’in ölümünün yüksekten düşme şeklinde gerçekleştiği belirlendi.
İstanbul’da Sercan Köseoğlu, evinde ölü bulundu. Sercan’ın ölümünden önce evli olduğu Ömer Köseoğlu ile tartıştıkları öğrenildi.
İstanbul’da 47 yaşındaki oyuncu Yonca Türkman, yüksekten düşerek hayatını kaybetti.
İstanbul’da 25 yaşındaki Ebru Yaşar, deniz kenarında kayalıkların üzerinde ölü bulundu.
Haziran Ayında Kadınlar ile ilgili Neler oldu?
ABD Yüksek mahkemesi ülkede 50 yıldır yürürlükte olan kadına kürtaj hakkı veren 1973 tarihli “Roe v. Wade” kararını bozdu. “Anayasa kürtaj hakkı vermemektedir. Roe v. Wade reddedildi. Kürtaj hakkını düzenleme yetkisi halka ve seçilmiş temsilcilere iade edildi” ifadeleri kullanıldı. Alınan yeni kararla birlikte ülkedeki eyaletler kürtajı kısıtlama, yasaklama ve suç sayma hakkına sahip oldu.
Munzur Üniversitesinin mezuniyet törenine katılan Gülistan Doku’nun Ablası Aygül Doku elinde kardeşinin fotoğrafı ile sahneye çıkarak bir konuşma yapmak istedi ancak üniversitenin güvenlik görevlileri abla Doku’yu zor kullanarak yaka paça sahneden indirdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Pınar Gültekin'i katleden Cemal Metin Avcı'ya uygulanan 'haksız tahrik' indiriminin tepkilere neden olmasının ardından tartışmaya açılan uygulamanın yeniden düzenlenmesi için talimat verdiğini iletti, davada verilen kararın kendisinin de vicdanını sızlattığını belirten Bozdağ, "Haksız tahrik konusunun Türkiye'de tartışılmaya açılmasında son derece fayda görüyorum'' dedi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve AKP'li Beyoğlu Belediyesi eliyle, İstanbul Beyoğlu Fetihtepe Mahallesinde Kentsel dönüşüm için imza vermeyen yurttaşlar zorla evlerinden ediliyor, elektrik, doğalgaz ve suları kesiliyor, mahalle halkı ise dürenişlerini sürdürüyor.
Şanlıurfa'da çocuk yaşta evliliklerin önüne geçilmesi için bir panel düzenledi. Panele katılan imamlar, konuşmacı avukatın etek boyunun kısa olduğunu belirterek, "Sen masanın arkasında anlat, biz din adamıyız" dedi.
Uluslararası Yüzme Federasyonu (Fina) oy birliğiyle trans yüzücülerin, kadın kategorisindeki yarışmalara katılmasını yasakladı.
Haziran ayında öldürülen 31 kadının yaşam mücadelesi hikayeleri
Edirne’de 81 yaşındaki Hasibe Akbaş, evli olduğu Yusuf Akbaş tarafından av tüfeğiyle vuruldu. Yaralanan Hasibe Akbaş, o sırada evi telefonla arayan çocuklarından birine, "Baban beni vurdu, yaralıyım. Eve ambulans gönder" dedi. Ağır yaralanan Hasibe Akbaş tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Denizli’de 18 yaşındaki İrem Evren, evli olduğu Ferhat Evren tarafından yere yatırılıp başına ve göğüs bölgesine 5 el ateş edilerek öldürüldü. Olay yerinden kaçan 'kasten yaralama' ve 'dolandırıcılık' suçlarından kaydı bulunan Ferhat Evren yakalanamadı.
Ankara’da Hatice Bilsen, boşanma aşamasında olduğu Mehmet Bilsen tarafından görüşmeyi reddettiği bahanesiyle silahla vurularak öldürüldü. Fail daha sonra aynı silahla intihar etti.
Bursa’da Yıldız Yazıcı, Samsun’a taşınmak istemediği bahanesiyle oğlu Halil İbrahim Yazıcı tarafından iple boğularak öldürüldü.
Rize’de 32 yaşındaki Özlem Dursun, evli olduğu Ramazan Dursun tarafından otomobil jantı ile darp edilip bıçaklanarak öldürüldü. Yaralıyken Özlem Dursun’un fotoğraflarını çeken ve 'Kızını yaraladım, başında ölmesini bekliyorum, gel al' diye Özlem’in annesine gönderen Ramazan Dursun tutuklandı. Özlem Dursun'un, olay günü KADES'ten yardım istediği, korktuğu için de gelen polislere şikayetçi olmadığı öğrenildi.
Batman’da Stalina Luisa, oğlu ile birlikte lojman bahçesinde otururken evli olduğu polis memuru Hayri Mağara’nın belinden çıkardığı silahla oğlu ile birlikte öldürüldü. Fail olayın ardından intihar etti.
Ankara’da 32 yaşındaki Gamze Akçam, iki çocuğunun gözü önünde evli olduğu Bahri Akçam tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Olayın ardından fail evin balkonundan atlayarak intihar etti.
Kayseri’de 2 yıl önce kaybolan 24 yaşında, 1 çocuk annesi Sevil Kutlu’nun eskiden birlikte olduğu Yusuf K. tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Cinayeti itiraf eden Yusuf K. emniyetteki ifadesinde Sevil Kutlu'yu öldürüp gömdüğünü; bir süre sonra da gömdüğü yerden çıkararak İncesu’da bir vadiye yırtıcı hayvanların yok etmesi için koyduğunu itiraf etti.
İstanbul’da 40 yaşındaki Emel Evbakan, ayrılmak istediği bahanesiyle birlikte olduğu Osman Yılmaz tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Osman Y.'nin evli olduğu ve olaydan sonra ailesine "Sizlere layık olamadım, Şeytana uydum" yazılı not bırakıp intihar ettiği ortaya çıktı.
Malatya’da 2016 yılında kaybolan 3 çocuk annesi 32 yaşındaki O.D.’nin cesedi yanmış olarak bulunmuştu. İl Jandarma Komutanlığı tarafından oluşturulan özel ekipler tarafından yapılan araştırmalar sonucunda, zanlı M.D. (77) yakalanarak çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi.
Antalya’da 25 yaşındaki Selda Muti, bedensel engelli kızı Beyhan Su Muti ve 7 aylık oğlu Ata’yı pompalı tüfekle öldüren Onur Muti aynı tüfekle intihar etti.
Tekirdağ’da 24 yaşındaki Cansu Sezer, 3 yaşındaki oğlu Selim Ali Tekler ile birlikte 10 gün önce boşandığı Burak Tekler tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Bir süre sonra polise teslim olan fail, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.
Antalya’da Ayşecik Dağıstanlı Ceylan, aynı evde yaşadığı Fırat Işık tarafından Ayşecik’i Erdem İçoğlu ile birlikte evde gördüğü bahanesiyle bıçaklanarak öldürüldü. Olayın ardından Fırat Işık ile Erdem İçoğlu gözaltına alındı. Işık ile İçoğlu'nun sağlık ekipleri gelmeden önce evdeki kanı temizledikleri, daha sonra 112 Acil Çağrı Merkezi'ni aradıkları belirlendi.
Adana’da Hatice Barış, eskiden evli olduğu kişinin babası Mustafa K. tarafından av tüfeğiyle öldürüldü.
Zonguldak’ta 35 yaşındaki Yasemin Öztürk ve kızı 3 yaşındaki Nazlı Evra Öztürk birlikte olduğu Seyfullah Uslu tarafından öldürüldü.
Balıkesir’de 24 yaşındaki Kübra Açar, birlikte olduğu astsubay Burak Urcan tarafından 3 el ateş edilerek öldürüldü. Olay ardından fail intihar etti.
Muş’ta 72 yaşındaki Hasbike Güngör, sabah saatlerinde tartıştığı evli olduğu Kazım Güngör tarafından av tüfeğiyle öldürüldü. Fail gözaltına alındı.
İstanbul’da 58 yaşındaki Şengül Kaya, temizlik yaparken ses yaptığı bahanesiyle 40 senedir evli olduğu Gürsel Kaya tarafından elektrik süpürgesinin kablosuyla boğuldu. "Eşimi boğdum, nefes almıyor" diyerek 155'i arayan Gürsel K. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine gönderildi.
İstanbul’da 63 yaşındaki Aysel Bozkurt, gasp amacıyla evine giren 3 kişi tarafından elleri ve ayakları bağlandıktan sonra boğularak öldürüldü. Gözaltına alınan katil zanlılarından Mehmet S. “Bir süre önce ilişki yaşadık. Ben bir gün evdeyken onunla birlikte 2 adam beni gasp etti. Ben de bir hafta sonra gidip olayı gerçekleştirdim.” diyerek cinayeti itiraf etti.
Zonguldak’ta 40 yaşındaki Nurten Demirbağ, “balkona serdiği halıların üstüne pis su döktüğü” bahanesiyle kayınbiraderi tarafından sokak ortasında vurularak öldürüldü.
Giresun’da 40 yaşındaki Keremet Nyshanova’ya ait ceset yol kenarında bulundu. Keremet’in birlikte olduğu Metin Aydın tarafından silahla vurulduktan sonra bulunduğu bölgeye arabayla taşındığı ortaya çıktı.
Isparta’da Rabia Aydınlı, birlikte olduğu Ayhan Yılmaz tarafından ailesinin gözü önünde silahla vurularak öldürüldü. 2 aylık hamile olduğu ortaya çıktı.
Balıkesir’de 38 yaşındaki Sevim Özdemir, hakkında uzaklaştırma kararı bulunan İsmail Ertek tarafından pompalı tüfekle vurularak öldürüldü. Fail ardından intihar girişiminde bulundu.
İzmir’de evli olduğu Gülşah Alpay ile tayin meselesi yüzünden tartışan Murat Alpay beylik silahı ile kızları 14 yaşındaki Selin Alpay ve 10 yaşındaki Duru Sıla Alpay’ı öldürdü. Ardından intihar etti.
Manisa’da yaşayan 65 yaşındaki Ummuhan Yurtseven, geçimsizlik nedeniyle evi terkedip 45 yaşındaki oğlu Mustafa Yurtseven’in evine yerleşti. Konuşma için oğlunun evine gelen 71 yaşındaki Hüseyin Yurtseven çıkan tartışmada oğlunu ve Ummuhan Yurtseven’i ateşli silah ile öldürdü.
İstanbul’da 56 yaşındaki Nilgün Söken, Yalova’ya taşınmak istemediği için birlikte olduğu Celalettin Uygur ile tartışmaya başladı. Yalova’ya taşınmak istemediği bahanesiyle Celalettin Uygur tarafından ateşli silahla öldürüldü.
Van’da yaşayan Suna Bingöl, birlikte olduğu Yunus P. tarafından kıskançlık bahanesiyle boğularak öldürüldü. Suna Bingöl'ün ağabeyi Bekir Bingöl, kardeşinin birlikteliğinin başından beri şiddete maruz kaldığını ve ölüm tehditleri aldığını belirtti.
Kütahya’da 7 yıl önce hastaneye gidiyorum diyerek evden çıkan ve bir daha haber alınamayan Ömür Yıldırım’ın kayıp dosyası tekrar açıldı. ekipler birlikte olduğu Alaattin Kara’yı gözaltına aldı. Çelişkili ifadeler veren ve Yıldırım'ın kaybolduğu gün kardeşinin evinden kazma kürek aldığı belirlenen Alaattin Kara, 'kasten öldürme' suçlamasıyla tutuklandı.
*Raporumuz: Her ay basına yansıyan kadına yönelik şiddet haberlerinde davalar, yeni yaşanan olaylar ve kadın hareketine dair ayrıntılar yer almaktadır. Bizler, basına yansıyan haberleri ve doğrudan bize gelen başvuruları derleyerek bir sayıya ulaşıp, bu çerçevede raporumuzu hazırlıyoruz. Kadın Cinayeti raporumuzu Femicide kavramına göre ele alıyor, bir araya getiriyor ve değerlendiriyoruz. Yani Femicide kavramına göre; “embriyodan cenine, bebekten çocuğa, erişkinden yaşlıya kadar tüm kadın cinsiyetteki bireylerin sadece cinsiyetlerinden dolayı ya da toplumsal cinsiyet kimliği algısına aykırı eylemleri bahane edilerek, bir erkek tarafından öldürülmesi ya da intihara zorlanmasıdır. Femisidler salt kadın cinsiyetteki insanların öldürüldüğü cinayetler olarak algılanmamalıdır. Nefretle işlenen bu cinayetlerde, saldırıya uğrayan şey kadın kimliğidir.”