2024 Yılında Erkekler Tarafından en az 394 Kadın Öldürüldü, 259 Kadın Şüpheli Şekilde Ölü Bulundu.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak 2010 yılından itibaren kadın cinayeti verisini kayıt altına alıyoruz. 2024 yılı, Türkiye'de kadın cinayetlerinin rekor seviyeye ulaştığı bir yıl oldu. 394 kadın cinayetiyle 258 şüpheli kadın ölümü ile, veri tutmaya başladığımızdan bu yana en yüksek kadın cinayeti sayısına tanık olduk. Geçen bu 14 yılda kadın cinayetlerinin azaldığı tek yıl İstanbul Sözleşmesi’ne imzanın atıldığı 2011 yılıdır. İstanbul Sözleşmesi hakkında tartışmalar başladığından bu yana kadın cinayetleri ve şüpheli ölümlerde artış yaşandı. Bu artışın sebeplerinin diğer temel sebepleri 6284 sayılı Kanun'un etkin şekilde uygulanmaması, kadın ve çocuk düşmanı söylemler, gerici ve yobaz kesimlerin iktidarda söz sahibi olması, kadın politikalarının yetersizliğidir.
2018-2024 yıllık grafik
Cezasızlık politikasının devam etmesi kadın cinayetlerinin sayısının artmasının en büyük sebeplerinden biri. Bu yıl Manisa’da Sude Naz Ak’ın davasında sanığın tahliye edilmesi, Karabük’te Dina, İstanbul’da Vesile Bingöl ve Şanlıurfa’da Pınar Bulunmaz’ın faillerinin serbest bırakılması, Narin’in cansız bedenini saklayan Nevzat Bahtiyar’ın cinayetten beraat etmesi gibi vakalar adalet sisteminin yetersizliğini bir kez daha gösterdi. Bir diğer sebep ise mecliste bulunanların kadın cinayetlerinin sebebi olarak kadını göstermesi, “Öldüren erkekler kadar öldürülen kadınlar da suçlu.” diyenlerin mecliste bulunması.
Siyasi iktidar, kadınları koruyacak politikalar yerine aile çalıştayları düzenleyerek kadınların varlığını göz ardı etti. Ancak 2024 yılında 280 kadın, evli oldukları erkek, baba, oğul veya bir akraba tarafından öldürüldü. Kadınlar en çok aile içinde öldürülürken, veriler bu kadar açıkken kadını aile içinde korumak yerine aile odaklı politikalar üretiliyor. Aile kavramı kutsallaştırılıyor. Bu yıl verilerimize baktığımızda görüyoruz ki kadın cinayetleri sadece kadınları değil, çocukları da hedef aldı. 2024’te 19 kız çocuğu babaları tarafından bunlardan 9’u ise anneleriyle birlikte öldürüldü.
Kadın cinayetlerini durdurmanın anahtarı 6284. Fakat kanunu uygulaması gereken görevli makamlar görevlerini yerine getirmiyor. Savcılıklara başvuran ve koruma talep eden kadınların hayatlarını kaybetmesi, sistemin yetersizliklerini bir kez daha gözler önüne serdi. 2024 yılında 20 kadının öldürüdüğü anda koruma kararı vardı. Bu kadınlar koruma kararına rağmen öldürüldü. Koruma kararlarını uygulamayanlar bu cinayetlerin ortağıdır. Bu gidişatı değiştirmek mücadelemizle mümkün. Serpil Erfındık davasında kadın mücadelesiyle Türkiye'de ilk kez bir kadın cinayetinde devleti sorumlu tutan Anayasa Mahkemesi kararı çıktı. Hülya Şevvalcı’yı korumayan Bakanlığa manevi tazminat cezası verildi. Biz kadınlar nasıl bu kararları aldırdıysak, adliyelerde, meydanlarda her kadının yanında olduysak 6284’ü etkin şekilde uygulatacak da bizleriz. Bu sebeple 6284 seferberliği başlattık. 6284’ü uygulatacağız, kadın cinayetlerini durduracağız.
2024’e yerel seçimlerle başlamıştık. Yerel seçim sürecinde sığınma evlerinin kadınlar için hayati olduğu belirtildi. Belediye Kanunu’na göre sığınma evi açma zorunluluğuna dikkat çekildi. Ancak seçimlerden aylar geçmesine rağmen hiçbir belediye sığınma evlerini artırma girişiminde bulunmadı. Siyasi iktidar, belediyelerin çocuk bakımını destekleyen projelerini bile engellemeye çalıştı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) birçok ilçede hizmet veren kreşlerini kapatma girişiminde bulunuldu. Çocuk bakım desteği kadınları güçlendirir ve istihdama katılımını sağlar. Ancak kadınların eve hapsedilmesi hedefleniyor.
Sağlık alanında da skandallar yaşandı. Ordu'da tıp yemin töreninde cinsel yönelime dair ifadelerin çıkarılması ve hormon ilaçlarına erişimde yaşanan zorluklar, kadın sağlığına erişimde büyük engeller yarattı. Hak temelli bir sağlık sistemi yerine, kadınların temel ihtiyaçları için dahi talepte bulunmak zorunda kaldıkları bir yapı oluşturuldu. Sigorta dolandırıcılığı nedeniyle birçok bebek hastanelerde ölüme terk edildi.
2024'te sokak hayvanlarına yönelik çıkarılan "katliam yasası", bu ülkede hiçbir canlının değerinin olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. Sahipsiz hayvanların yaşam hakkını hiçe sayan bu düzenleme, sadece hayvan hakları savunucularını değil, toplum vicdanını derinden yaraladı.
2024 yılında mücadelemiz ve dayanışmamız güçlenerek devam etti. Birçok kadına ulaştık ve onların sesi olmaya devam ettk, birbirimize güç olduk.
Uzun yıllardır devam eden soyadı mücadelemizi kazandık. 2024'te Anayasa Mahkemesi, evlenen kadının kocasının soyadını almasını zorunlu kılan Türk Medeni Kanunu'nun 187. maddesini iptal etti. Bu karar ile kadınlar evlendikten sonra kendi soyadlarını tek başına kullanma hakkına sahip oldu. Ancak, uygulamada yaşanabilecek olası sorunların önüne geçmek için yeni yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
2024 Yılında Öne Çıkan Veriler:
2024 yılında 233 kadının hangi bahane ile öldürüldüğü tespit edilemedi.
2024 yılında 394 kadın cinayeti işlenmiş, 259 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. Öldürülen 394 kadından 111’i boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak istemesi bahanesi ile, 21’i ekonomik bahanelerle, 2’si nefret bahanesiyle, 27’si diğer bahanelerle öldürüldü. 233 kadının ise hangi bahaneyle öldürüldüğü tespit edilemedi.
Kadınlar en çok aile içindeki erkekler tarafından öldürüldü.
2024 yılında öldürülen 394 kadının 166’sı evli olduğu erkek, 45’i birlikte olduğu erkek, 31’i babası, 30’u eskiden evli olduğu erkek, 29’u tanıdığı biri, 25’i akrabası, 23’ü eskiden birlikte olduğu erkek, 22’si oğlu, 7’si kardeşi, 7’si tanımadığı biri tarafından öldürülmüştür. 9 kadının öldürüldüğü kişiyle yakınlığı tespit edilememiştir. Bu yıl 280 kadın aile içindeki erkek tarafından öldürüldü.
Kadınlar en çok evlerinde öldürüldü.
Kadınların 226’sı evinde, 76’sı sokakta, 13’ü ıssız bir yerde, 13’ü kamusal alanda, 13’ü arabada, 10’u işyerinde, 6’sı su ve kenarında, 5’i arazide, 4’ü otelde, 3’ü eğlence mekanında, 5’i bunlar dışında bir yerde öldürülmüştür. 20 kadının öldürüldüğü yer tespit edilememiştir. Bu yıl öldürülen kadınların %57’si evlerinde öldürüldü.
Kadınlar en çok ateşli silah ile öldürüldü.
Bu yıl öldürülen kadınların 222’si ateşli silahlarla, 113’ü kesici aletlerle, 33’ü boğularak, 14’ü darp edilerek, 3’ü yakılarak, 1’i yüksekten atılarak, 1’i bunlar dışında bir silahla öldürüldü. 7 kadının nasıl öldürüldüğü tespit edilemedi. Bu yıl öldürülen kadınların %57’si ateşli silah ile öldürüldü.
Embriyodan cenine, bebekten çocuğa, erişkinden yaşlıya kadar tüm kadın cinsiyetteki bireylerin sadece cinsiyetlerinden dolayı ya da toplumsal cinsiyet kimliği algısına aykırı eylemleri bahane edilerek, bir erkek tarafından öldürülmesi ya da intihara zorlanmasını kadın cinayeti olarak değerlendiriyoruz. Bu yıl öldürülen kadınların 72’si 18 yaşından küçüktü.
2024 yılında toplam 20 kadının öldürüldüğü anda koruma kararı vardı. Devlet tarafından verilen ve uygulanması gereken bu tedbir kararları kadınlar için can simitidir. Ancak 20 kadın koruma kararları uygulanmadığı için öldürüldü. Öldürülen 368 kadının tedbir kararı durumu tespit edilemiyor. Bu kadınların tedbir kararı alabilecekleri kurumlara erişebilirliklerinde bir aksaklık olduğunu gösteriyor.
Kadınların çalışma durumlarına dair bilgiye ulaşılamıyor. Önemli olan bu verinin de basın mensupları tarafından dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. TÜİK’e göre işgücüne dahil sayılmayan kadınların sayısı yılın 3. çeyreğinde (Temmuz-Ağustos-Eylül) 21 milyon 40 bin. Ev işleriyle meşgul olduğu için işgücü dahil sayılmayan kadınların sayısı 7 milyon 5 bin. Çalışma hayatına alınmayan ya da istihdamdan uzaklaştırılan kadınlar toplumda oluşan toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, şiddet ve kadın cinayetleri tehlikelerine karşı daha korunmasız hale gelmektedir. Bu yıl ulaşılabilen veriye göre öldürülen kadınların 71’inin bir işyerinde çalıştığı bilinmektedir; 21’inin ise bir işyerinde çalışmadığı biliniyor.
Ulaşabildiğimiz verilere göre bu yıl öldürülen 394 kadının 210’unun çocuğu vardı, 4’ü hamileydi. 143 kadının ise çocuk sahibi olup olmadığı tespit edilemedi.
Ulaşabildiğimiz verilere göre bu yıl öldürülen kadınların 197’si evli, 81’i bekardı. 116 kadının ise medeni haline dair bilgi tespit edilemedi.
İllere göre 2023 yılı kadın cinayetleri verileri ise şöyle:
Meydanlarda, Adliyelerde ve Her Yerde Mücadelemiz Devam Etti
2024 yılında da örgütlü mücadelemizle kadınlar için Türkiye’nin her yerinde mücadelemiz devam etti.
8 Mart’ta özgür şehirler, sokaklar, yaşamlar kurmak için meydanlardaydık.
Bağcılar’da yıllarca istismara uğrayan çocuklar için istismara karşı meydanlardaydık.
1 Mayıs’ta “Patronun ucuz işgücü, ailenin kölesi olmayacağız!” diyerek Taksim’de ve Türkiye’nin dört bir yanında meydanlardaydık.
Katliam Yasası’na karşı Yenikapı’da Adalet Mitingindeydik. Kadıköy’deydik, Şişhane’deydik, Maltepe’deydik.
Kayyım politikalarına karşı Hakkari’deydik, Van’daydık
Ece Ocakdan, Serpil Kartal, İkbal Uzuner, Ayşenur Halil’de olduğu gibi öldürülen kadınların öldürüldükleri sokaklarda “Kadın Cinayetlerini Durduracağız!” dedik.
25 Kasım’da Türkiye’de ve dünyada bir çok meydanlarda biz vardık.
2024 Genç Feministlerin Yılı Oldu! Tarihimizin en yüksek kadın cinayeti oranları, artan şiddet ve baskılara rağmen il il örgütlenen Genç Feministler Federasyonu karanlığa ışık tuttu. Bir çok üniversitede seminerler düzenlediler genç kadınlarla biraraya geldiler. Genç kadınların sorunlarıyla ilgili politikalar ürettiler, tıpkı Eylem Sevilen’de olduğu gibi ülkenin her yerinde öldürülen kadınlar için meydanlardaydılar.
Kadınlarla buluştuk. Panellerde, üniversitelerde, mahalle evlerinde, basın toplantılarında, festivallerde, parklarda kadınlarla buluşarak örgütlü mücadelemiz ve haklarımız için biraraya geldik.
Ocak ayında “Medeni Kanun İçin Mücadele Çalıştayı” düzenledik.
6284 Seferberliği başlattık.
Bu yıl Türkiye’nin her yerinde panellere, seminerlere katıldık.
Türkiye’nin her yerinde adliyelerde hakları için mücadele eden kadınların, öldürülen kadınların ailelerinin yanındaydık.
2024 yılında öne çıkan dava kararları:
Merve Veziroğlu’nu 58 yerinden bıçaklayan Yunus Yıldırım hakkında görülen davada Cumhuriyet savcısı mütalaasında sanığın “Eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs” ve “Hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 30 yıla kadar hapsini istedi.
Konya'da Tayfur Kılıç, evli olduğu Bedriye Kılıç'ı boğarak öldürüp uçuruma attığını itiraf etti. Mahkeme, Kılıç'a indirim uygulamadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Bedriye Kılıç'ın cesedi hala bulunamadı.
Boşanmakta olduğu ve hakkında 4 kez suç duyurusunda bulunduğu, uzaklaştırma kararı aldığı erkek tarafından öldürülen Hülya Şellavcı’nın ölümüyle ilgili açılan manevi tazminat davasında İçişleri Bakanlığı, idarece yaşam hakkının korunmaması gerekçesiyle kusurlu bulundu. Fail daha sonra "kadına ve eşe karşı tasarlayarak öldürme" suçundan hiçbir indirim uygulanmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Ragıp Canan, 2020'de Nurtaç'ı öldürmeye teşebbüs etti. Nurtaç Canan kendisini vuran kişi bulunmaz korkusuyla kanıyla adını yazdı. Yine de adalet yetersiz kaldı ve fail, kısa süre sonra serbest kaldı. Serbest kalan fail, Nurtaç'ı tehdit etmeye devam etti. Mücadelemiz sonucu Ragıp Canan ısrarlı takip suçundan tutuklandı.
2020’de Ümitcan Uygun tarafından öldürülen Aleyna Çakır’ın ölümüne ilişkin şoruşturma başlatılmıştı. 4,5 yıl sonra fail hakkında 'intihara teşvik etme ve intihar kararını kuvvetlendirme' ve 'eziyet etme' suçlarından 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Küçük yaşta zorla evlendirilen ve uzun yıllar cinsel istismara maruz kalan H.K.G.’nin davasında karar açıklandı. Fail Kadir İstekli’ye “çocuğa karşı cinsel istismar” ve “zincirleme şekilde cinsel istismar” suçlarından 36 yıl, baba Yusuf Ziya Gümüşel’e “cinsel istismar suçuna iştirak” ve “ebeveynlik görevini ihmal” suçundan 18 yıl 9 ay hapis cezası verildi.
Arnavutköy’de sokak ortasında Serpil Kartal’ı boşanmak istediği için öldüren Harun Gül’e “eşine karşı kasten öldürme” suçundan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Mardin’de 25 yaşındaki Vatfa Ecevit’i doğum yaptığı gün, hastaneden taburcu olduktan sonra 17 yerinden bıçaklayarak öldüren Mehmet Şiyar Ecevit hakkında görülen davada sanık “eşe karşı kasten öldürme” suçundan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
2020’de evli olduğu Erkan Tartuk tarafından öldürülen Şule Akdeniz’in davasında faile “eşine karşı kasten öldürme” suçundan indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti. İstinaf mahkemesi ise Şule’nin yaşam tarzını öne süren faile iyi hal ve tahrik indirimlerinin uygulanması gerektiğini ileri sürerek kararı bozdu.
2021’de Şebnem Köker, Timuçin Bayhan ile kaldığı otel odasından düşerek hayatını kaybetmişti. Şebnem’in şüpheli ölümünde gerekli soruşturma yapılmamasına rağmen sanık beraat etmişti. İstinaf mahkemesinin de onadığı karar Yargıtay tarafından şüphelere işaret edilerek bozuldu. Şebnem’in ölümünü karanlıkta bırakmayacağız.
Şafak Şahin boşandığı Nursena Kozan’ı “eşe ve kadına karşı tasarlayarak öldürme” suçundan hiçbir indirim uygulanmadan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.
Karabük’te öldürülen 17 yaşındaki Dina’nın davasında yargılanan tutuklu sanık Dursun Acar hakkında “nitelikli şekilde kasten öldürme” ve “cinsel istismar” suçundan beraat kararı verildi.
Ezgi Zerkin İzmir’de boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından 2022’de öldürüldü. Koruma altında olmasına, defalarca kez katil hakkında suç duyurusunda bulunmasına rağmen yetkililerin elektronik kelepçe kararı verilmedi. Ezgi Zerkin’in ailesinin İçişleri Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na karşı 6284 sayılı kanunun ihmal edildiği gerekçesiyle açtığı dava sonuçlandı. İki Bakanlık, Ezgi’nin ölümündeki ihmalleri için toplam 400 bin TL manevi tazminat ödeyecek.
Aralık ayında 18 kadın cinayeti, 24 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti.
Her biri birer yaşam olan Aralık ayında öldürülen kadınların isimlerini sizinle paylaşmak isteriz:
KADIN CİNAYETLERİ
|
Selma Tercan
|
Emine D.
|
Rahime Ç.
|
Leyla Çakmak
|
Songül Gönül
|
Serpil Karan
|
Melike Alhan
|
Hayriye Kaya
|
Şehriban Kurt
|
Mehtap Yarbeğ
|
Arzu Açıkgöz
|
Ayşe Merve Sağ
|
Seher Kındaç
|
Fatma Çakırbeyli
|
Yezda Akgül
|
Simge Kodalak
|
R. G.
|
Narin Güran
|
|
|
|
|
|
|
|
ŞÜPHELİ KADIN ÖLÜMLERİ
|
Banu Turan
|
Zeytun Zeybek
|
Pınar Elmas
|
Nisan Uğur
|
Eda Kuş
|
Gaye Akel
|
Günay Sena S.
|
Feride Aydemir
|
Yıldız Bileyci
|
Satrio Pricilia
|
C. Z.
|
Yeter Doğan
|
Hatice Tokmak
|
Gonca Özdemir
|
Hatice Albayrak
|
Ayşe Uçar
|
N. K.
|
Pelin Türkoğlu
|
Fadime Dölek
|
Melek Boğaz
|
Esra Ağar
|
Selvinaz Y.
|
Azra Nisa Arslan
|
Armağan Duygu Kocatürk
|
|
Aralık ayında kadınlar ile ilgili neler oldu?
Afganistan'da Taliban kadınların olduğu odalara pencere takılmasını 'müstehcen eylemlerden duyulan endişe' bahanesiyle yasakladı. Olan pencereleri de kapattırma kararı aldı.
FIFA 1.Kategori hakemi Gamze Durmuş Pakkan'ın hamileliği nedeniyle Merkez Hakem Kurulu tarafından FIFA listesinden çıkarıldı. Karara karşı UEFA gerekli girişimlerde bulundu fakat MHK’den ret cevabının geldiği açıklandı.
Evli olduğu erkek sebebiyle 10 yıl boyunca çok sayıda erkeğin cinsel saldırısına maruz kalan Gisele, kamuoyuna açık yürüttüğü davasını kazandı. Dominique Pelicot başta olmak üzere 51 erkeğin yargılandığı davada sanıklar onlarca yıl hapis cezası aldı.
Manisa Yunusemre Belediyesi ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu işbirliğiyle Kadın Destek Hattı kuruldu. Yerel yönetimlerle birlikte kadınların eşitliği ve özgürlüğü için politika üretmeye devam edeceğiz.
Şüpheli kadın ölümleri derhal aydınlatılmalıdır
Bir süredir raporlarımızda da açıkladığımız gibi intihar, kaza veya doğal ölüm gibi gösterilen şüpheli kadın ölümleri ve şüpheli bir şekilde ölü bulunan kadın sayısında pandemi süreciyle birlikte çok ciddi bir artış yaşanmaktadır. Şüpheli kadın ölümleri, maalesef kadın cinayetlerinden daha da zorlu olabilmektedir. Kadınların öldürülüp öldürülmediği, gerçekten kaza ile mi öldükleri, kadınların toplumsal cinsiyet temelli öldürülüp öldürülmediği (kadın cinayeti olup olmadığı), intihar edip etmedikleri veya intihara sürüklenip sürüklenmediklerinin açığa çıkarılması gerekmektedir.
İstanbul’da 25 yaşındaki Gaye Akel birlikte olduğu C.A. ile kaldığı otelde sabahında ölü olarak bulundu.
Ankara’da 15 yaşındaki Azra Nisa Arslan, 7 katlı bir binanın terasından düşerek öldü.
Sakarya’da 17 yaşındaki Melek Boğaz, ailesiyle birlikte yaşadığı evde başından silahla vurulmuş olarak bulundu.
Adana’da 23 yaşındaki Günay Sena S. evli olduğu İbrahim S.’ye ait ateşli silahla göğsünden vurulmuş şekilde ölü bulundu. Kadının İbrahim S. hakkında 3 kez uzaklaştırma kararı aldığını ve şüphelinin başka bir suçtan girdiği hapisten yeni çıktığı öğrenildi.
Van’da 25 yaşındaki 3 çocuk annesi Nisan Uğur evinde evli olduğu erkeğe ait silahla vurulmuş halde ölü olarak bulundu.
İzmir’de yaşayan 29 yaşındaki Eda Kuş’un eskiden birlikte olduğu Erdinç Ballıkaya Eda’nın cansız bedeniyle polis merkezine giderek Eda’nın intihar ettiğini söyledi. Eda Kuş’un fail hakkında darp edilmesi sebebiyle uzaklaştırma kararı aldığı ama daha sonra kararı kendi talebiyle kaldırttığı öğrenildi. Şüpheli gözaltına alındı.
Aralık ayında öldürülen 18 kadının yaşam mücadelesi hikayeleri
Bursa’da yaşayan 46 yaşındaki Selma Tercan birlikte yaşadığı Yücel Tömlek tarafından işe gitmek için beklediği otobüs durağında ateşli silahla vurularak öldürüldü. Fail, Selma Tercan’a 8 el ateş ettikten sonra aynı silahla intihar etti.
Giresun’da 80 yaşındaki Emine D. evli olduğu A.D. tarafından başından sert bir cisimle vurularak öldürüldü.
Uşak’ta yaşayan 33 yaşındaki 3 çocuk annesi Rahime Ç. evli olduğu Hüseyin Ç. tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Fail daha sonra evlerinin 5. katından atlayarak intihar etti.
Mersin’de 50 yaşındaki Leyla Çakmak evli olduğu zafer çakmak tarafından yaşadıkları apartmanın önünde ateşli silahla vurularak öldürüldü.
Kırklareli’de 37 yaşındaki 2 çocuk annesi Songül Gönül eskiden evli olduğu Ümit D. tarafından bıçaklanarak öldürüldü.
Bursa’da bir süredir kadın sığınma evinde yaşayan, 5 çocuk annesi Serpil Karan; boşanma aşamasındaki Fahri Karan tarafından götürüldüğü ıssız bir yerde araç içinde ateşli silahla vurularak öldürüldü. Fail Seril Karan’ı evlilik yıl dönümü bahanesiyle buluşmaya çağırdığı öğrenildi.
İstanbul’da yaşayan Melike Alhan boşanma aşamasında olduğu Mehmet Erdem Alhan tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Melike Alhan’ın oğlu da fail tarafından bıçaklanarak yaralandı.
Osmaniye’de yaşayan Hayriye Kaya evli olduğu Şahin K. tarafından boğularak öldürüldü. Fail daha sonra karakola giderek teslim oldu.
Sivas’ta yaşayan 2 çocuk annesi 67 yaşındaki Şehriban Kurt, oğlu tarafından borç bahanesi ile boğularak öldürüldü. Fail ikiz kardeşini de ateşli silahla vurarak öldürdü.
Manisa’da bir restoranda çalışan 4 çocuk annesi 36 yaşındaki Mehtap Yarbeğ, boşanma aşamasında olduğu M. Y. tarafından iş yerinin önünde ateşli silahla vurularak öldürüldü. Mehtap’ın fail hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı öğrenildi.
Samsun’da işletme sahibi 44 yaşındaki 2 çocuk annesi Arzu Açıkgöz, kızının birlikte olduğu Mert Okumuş tarafından evlenmelerine izin vermediği bahanesiyle ateşli silahla öldürüldü.
Mersin’de 30 yaşındaki Ayşe Merve Sağ, eskiden birlikte olduğu Ertay Duru tarafından ateşli silahla öldürüldü. Fail intihar etti.
Bursa’da 2 çocuk annesi 42 yaşındaki Seher Kındaç, evli olduuğu Turgay Kındaç tarafından önce merdaneyle başına vuruldu, daha sonra mutfak beziyle nefesi kesildi. Fail tutuklandı.
Van’da 28 yaşındaki 2 çocuk annesi Fatma Çakırbeyli, evli olduğu Reşat Çakırbeyli tarafından saatlerce işkence gördükten sonra boğazı kesilerek öldürüldü. Fatma’nın daha önce de fail tarafından şiddete uğradığı, failin “Deli raporum var, bana bir şey olmaz.” dediği öğrenildi.
Diyrbakır’da 50 yaşındaki Yezda Akgül, oğlu Baver Yalçınkaya tarafından ateşli silahla vurularak öldürüldü. Fail gözaltına alındı.
Sakarya’da 31 yaşındaki Simge Kodalak, evli olduğu İskender Kodalak tarafından ile öldürüldü, daha göl kenarına bırakıldı. Fail gözaltına alındı.
Kayseri’de intihar ettiği iddia edilen R.G.’nin eniştesi M. G. tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Fail tutuklanarak cezaevine gönderildi.
*Raporumuz: Her ay basına yansıyan kadına yönelik şiddet haberlerinde davalar, yeni yaşanan olaylar ve kadın hareketine dair ayrıntılar yer almaktadır. Bizler, basına yansıyan haberleri ve doğrudan bize gelen başvuruları derleyerek bir sayıya ulaşıp, bu çerçevede raporumuzu hazırlıyoruz. Kadın Cinayeti raporumuzu Femicide kavramına göre ele alıyor, bir araya getiriyor ve değerlendiriyoruz. Yani Femicide kavramına göre; “embriyodan cenine, bebekten çocuğa, erişkinden yaşlıya kadar tüm kadın cinsiyetteki bireylerin sadece cinsiyetlerinden dolayı ya da toplumsal cinsiyet kimliği algısına aykırı eylemleri bahane edilerek, bir erkek tarafından öldürülmesi ya da intihara zorlanmasıdır. Femisidler salt kadın cinsiyetteki insanların öldürüldüğü cinayetler olarak algılanmamalıdır. Nefretle işlenen bu cinayetlerde, saldırıya uğrayan şey kadın kimliğidir.”