Dünden beri idam tartışmalarını hayretle izliyoruz.
24’üncü dönem başladığı günden beri kadının yaşam tarzı üzerinde yürütülen siyasetin, toplumdaki cinayet tezahürü siyasetçilerin aklına idamı getirmiş. Vatandaş idamı tartışır, savunan olur, olmaz; bu anlamda daha duygusal davranmasını anlarız.
Ama devlet aklının asalım, keselim, hadım edelim türünden adına önlem dedikleri yeni cinayetleri tartışır hale gelmesi, bu cinayetlerin nedenini hala görmezden geldiklerini gösteriyor.
O halde idama gelene dek neler neler yapılmaz. Neler yapabileceklerini geriye doğru adım adım yazalım:
1- Kadın cinayeti işleyenler af kapsamına alınmasın
Gerekçesi: Toplum vicdanı açısından önemli ve idam tartışmalarını dindirir.
2- Bu tür cinayetler ağırlaştırılmış müebbet alsın
Gerekçesi: Caydırıcı olacaktır.
3- Yaralama hali de dahil olmak üzere tahrik, iyi hal gibi indirimler yapılmasın
Gerekçesi: Kadını öldürmeyi tasarlayan koca ne kadar indirim alacağını, ne kadar yatarı olduğunu bilip, ona göre cinayeti göze alıyor.
Örnek vaka: Ankara’da Arzu Boztaş‘ı kocası öldürmeyip iki kolu ve iki bacağından vurarak kolları ve bacakları koparılmış bebek gibi bıraktı.
4- Yasa ve yönetmelikleri uygulayanlar sıkı denetlensin. Uygulamadan doğan ihmal ve ihlallerin cezası artırılsın
Gerekçesi: “Kültürel” gerekçesi altında cinayetlere yol döşeyen uygulama ihlallerini azaltacaktır.
Örnek vaka: Samsun’da Damla Ay, yönetmeliğe rağmen sığınma evinden gönderildi ve 1 saat içinde boşanmak istediği kocası tarafından öldürüldü.
5- Yasanın adı ve ruhu doğrudan kadını korusun. Mağdur erkek varsa ona ayrı yasa çıkarırız.
Gerekçesi: Bir mahkemede katil koca “ben bu cinayeti ailemi korumak” için işledim diyerek adı “Ailenin Korunması” diye başlayan “Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” ile kendisini savunmuştu.
6- Sağlıksız evlilikler yerine, sağlıklı boşanmalar tercih edilsin. Bunu kanaat önderleri söylesin ki evliliğin helal, boşanmanın haram olmadığını toplum anlasın.
Gerekçesi: Kadın cinayetlerinin büyük kısmı boşanmak istemeyen kocalar ya da eski eşler tarafından işleniyor.
7- Kadının yaşam tarzı üzerinden söylemler son bulsun.
Gerekçesi: Kanaat önderleri tarafından evlenme, çocuk yapma, doğurup doğurmama, doğum şekli konularında dayatmalar toplumun katmanlarında cinayetlere neden olabiliyor. Adana’da bir katil, “kürtaj yaptırdığını duydum, öldürdüm” diye savunmuştu kendini.
8- Kadından sorumlu bakan kadınlardan yana tavır alsın.
Gerekçesi: O bu tavrı alırsa ona bağlı birimler de, aynı tavrı alacaklardır. Silsile halinde tüm kendisine bağlı kurum ve kururluşların çalışanlarının tavrında değişiklik olacaktır.
9- Başbakan ve bakanlar kadının yaşam tarzı konularına girmesin.
Gerekçesi: Onlar girmezlerse, lüzumsuz yaşam tarzı fetvaları duymayız. Kendilerine bağlı kamu kurum ve kuruluşlarının çalışanları da durumdan vazife çıkarmaz.
10- Cumhurbaşkanı bu konuda artık susun. Kadın ve erkek eşitliğini sindirmeye çalışsın.
Yöntemi: Her gün 100 kere bir deftere “Kadın ve erkek eşittir” yazsın.